Yılın ilk yarısında yüzde 93,7 büyüme kaydeden katılım sigortacılığı, 21 milyar 249,2 milyon lira prim üretimi ile pazar payını yüzde 5,5’e çıkardı.

Türkiye Sigorta Birliği’nden (TSB) derlediği verilere göre, geçen seneyi 24,5 milyar liralık prim üretimi ile kapatan katılım sigortacılığının sektörden aldığı pazar payı yüzde 5 oldu. Ocak-haziran döneminde prim üretimi, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 93,7 artışla 21 milyar 249 milyon 242 bin lira olurken, pazar payı yüzde 5,5’e yükseldi. Prim üretiminin yüzde 96’sını 20 milyar 405 milyon lira ile hayat dışı sigortaları oluştururken, hayat sigortaları branşı 843 milyon 676 bin lira ile yüzde 4’lük pay aldı. Prim üretiminde lider, 9,6 milyar lira ile toplamdan yüzde 47,3 pay alan oto sigortaları branşı oldu. Yangın ve doğal afetler branşında prim üretimi 2 milyar 630 milyon lira olurken, hastalık-sağlık branşında 1,5 milyara yakın prim üretildi. Katılım Emeklilik Genel Müdür Yardımcısı İsmail Aydemir, pazar payındaki artışta en önemli etkenin oto sigortaları olduğunu, kaza ve sağlık sigortalarında da yükselişlerin görüldüğünü söyledi.

KATILIM SİGORTACILIĞIN FAİZSİZ FİNANSLA ENTEGRASYONU Aydemir, Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi öncülüğünde hazırlanan Katılım Finans Strateji Belgesi ile bu çatı altında yer alan tüm sektörleri ve katılım finansı bir bütün olarak geliştirmeye yönelik stratejik çerçevenin çizildiğini bildirdi. Belgeyi, katılım sigortacılığı perspektifinden değerlendiren Aydemir, şunlara dikkati çekti: “Katılım finansın bu şekilde hem kamu hem de özel sektör tarafından bütüncül bir yaklaşımla ele alınması, katılım finansa yönelik hukuki, idari ve kurumsal bir altyapının sağlanması ana amaçlardan olduğunu görüyoruz. Ayrıca yapılan entegrasyon çalışmaları ile katılım sigortacılığı da buradan faydalanabilecek.

Bu oluşuma ilk etapta katılım sigortacılığına yönelik müşteriler tarafından daha çok güven ve talep geleceğini öngörüyorum. Katılım finans prensiplerine uygun yasal düzenlemelerin ve denetim mekanizmalarının katılım sigortacılığının daha etkin ve güvenilir bir şekilde işlemesini sağlayacağını ve bu düzenlemeler ile de şeffaflığın ve sektöre olan güvenin de pekiştirileceğini düşünüyorum.

Yatırım alanlarında da yeni banka kanallarının faaliyete geçmesi ve bu alandaki yenilikçi yatırım enstrümanları ile katılım sigortacılığının ürün ve hizmet çeşitliliği de artıyor ve bu sayede risk yönetimi de daha etkin hale geliyor.” Bu çalışmalardaki en önemli kazanımın ülkeye toplumsal ve ekonomik kalkınmasına yapılan katkı olduğunu söyleyen Aydemir, “Bu alanda yapılacak kapsayıcı düzenlemeler ve işbirlikleri ile ekosistemin daha çok genişletilmesi sağlandığında daha geniş kitlelerin sigortacılık ve finansal hizmetlere erişimi de artacak, bununla birlikte toplumdaki sigortalanma oranlarında iyileşmeleri de beraberinde getireceğini düşünüyorum.” diye konuştu. “KATILIM SİGORTACILIĞI DİJİTAL DÖNÜŞÜM SÜREÇLERİ İLE YENİ BİR ANLAYIŞ KAZANACAK” Aydemir, iş yapış süreçlerini dijitalleştirerek fintek ve yapay zeka uygulamalarını çalışma alanlarına entegre ettiklerini anlattı. Dijital platformlar ve mobil uygulamalar aracılığıyla katılım sigortacılığı ürünlerinin daha erişilebilir hale geldiğini belirten Aydemir, “Bu süreçlerde de yapay zeka destekli müşteri hizmetleri, fon öneri asistanları ve chatbotlar, müşteri memnuniyetini artırarak operasyonel verimlilik de sağlıyor.

Şirketler tazminat ve değişiklik işlemleri gibi birçok operasyonel süreçlerinde de bu tür finteklerin çözümlerini kullanarak zamandan da tasarruf edebiliyorlar.” dedi. Aydemir, katılım sigortacılığının son yıllarda tanıştığı açık API’lerle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “API aracılığıyla farklı finansal hizmet sağlayıcıları ile entegre olarak, müşteri deneyimleri zenginleştiriliyor. Son yıllarda tüm sektörlerde olduğu gibi katılım sigortacılığı sektöründe de yapay zeka ve büyük veri analitiği yaygın bir şekilde kullanılıyor. Katılım sigortacılığında özellikle risk değerlendirme, müşteri segmentasyonu, fiyatlandırma ve dolandırıcılık tespiti gibi alanlarda kullanılmaya başlandı.

Özellikle yapay zeka destekli analitik araçlar kullanılarak müşteri davranışlarını ve risk profillerini analiz etmek, gerektiği durumda müşterilere öneriler sunmak katılım sigorta şirketlerinin müşteri memnuniyeti açısından son derece önemli. Teknolojinin gelişmesine paralel olarak katılım sigortacılığının da dijital dönüşüm süreçleri ile yeni bir anlayış kazanacağını öngörüyoruz.”

Leave A Reply

Kategoriler
Kurumsal
© 2024 CSA Haber