Küresel piyasalar, ABD’de resesyon endişelerinin hızla güçlenmesiyle dün görülen tarihi satış baskısının ardından bugün toparlanma eğilimine girdi.

ABD’de ekonomik aktivitenin öngörülünden daha sert yavaşlayabileceği endişesinin dün küresel piyasalarda satış baskısının derinleşmesine yol açmasının ardından piyasalarda bugün risk iştahının arttığı görüldü. Ülkede resesyon endişelerinin güçlenmesi, dün küresel hisse senedi piyasalarında sert düşüşlere yol açarken, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) piyasalardaki endişeyi yatıştırmak için acil toplanarak faiz indirimi yapma ihtimali gündeme geldi. Fed’in yakın zamanda acil faiz indirim kararı almasının, ekonominin gidişatına ilişkin endişeleri artırabileceği ve bu nedenle piyasalarda panik yaratabileceği endişelerinin etkileri de dün yoğun bir şekilde hissedilmişti. Acil faiz indirimi kararının, Fed’in piyasalar üzerindeki kontrolünü kaybettiği şeklinde değerlendirilebileceğine dikkati çeken analistler, bankanın kısa vadede atacağı adımları netleştirmesi gerektiğini ifade etti. Fed’in son acil faiz indirim kararı, Covid-19 salgınının ekonomik etkilerine ilişkin endişelerin artmasıyla gelmişti. ABD’de dün açıklanan verilere göre, ülkede hizmet sektörüne ilişkin Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) ise temmuz ayında sektörde genişlemeye işaret ederek bir miktar rahatlama sağladı. ABD’de Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI), temmuzda aylık bazda 2,6 puan artışla 51,4’e çıkarak piyasa beklentilerine paralel gerçekleşti. Bu gelişmelerle Fed yetkililerinin açıklamaları yakından takip edilirken, Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee, bugün verdiği bir röportajda, ekonomi zayıflıyorsa kısıtlayıcı politika duruşunu sürdürmenin anlamlı olmadığını ifade etti. Goolsbee, “İstihdam rakamları beklenenden daha zayıf geldi ancak henüz resesyona benzemiyor.” dedi. Fed’in acil toplantıya giderek faiz indirimi yapıp yapmayacağı konusunda ise yorum yapmaktan kaçınan Goolsbee, bunun çok büyük bir masa olduğunu dolayısıyla faiz artışları ve indirimleri gibi her şeyin her zaman masada olduğunu dile getirdi. Goolsbee, eğer ekonomide bir bozulma olursa Fed’in onu düzelteceğini aktardı. Analistler, ABD’de dün açıklanan veriler ve Fed yetkililerinin açıklamaları sonrasında piyasaların bir nebze de olsa rahatladığını belirtti. Japon piyasaları öncülüğünde piyasalarda dün görülen düzeltmenin aşırı olabileceği düşüncesiyle bugün piyasalarda risk iştahının arttığını söyleyen analistler ancak yatırımcıların temkinli davranabileceğini söyledi. Bu gelişmelerle, Fed’in eylül ayında 50 baz puanlık faiz indirimine gitme öngörüleri de güçlendi. ABD’de 10 yıllık tahvil faizi yüzde 3,66 ile Haziran 2023’ten beri en düşük seviyesini görmesi sonrası Chicago Fed Başkanı Goolsbee’nin açıklamaları ve hizmet sektöründeki büyümeye işaret eden verilerin ardından yüzde 3,84 seviyelerine çıktı. 3,66’ya kadar gerileyen ABD’nin 2 yıllık tahvil faizi de kapanışta yüzde 3,97 seviyesine çıktı. ABD’de S&P 500 Endeksindeki dalgalanmayı gösteren ve “korku endeksi” olarak da bilinen VIX Endeksi ise 65,70 ile 4 yılın zirvesini görmesinin ardından 38,57’ye geriledi. Dün yüzde 1,3 kayıpla 2 bin 410 dolardan kapanan altının ons fiyatı, bugün yüzde 0,3 azalışla 2 bin 403 dolar seviyelerinde seyrediyor. Analistler, altındaki düşüşe karşın jeopolitik risklerin ve Fed’in faiz indirimine gitmesine kesin gözüyle bakılmasının altının ons fiyatını destekleyebileceğini söyledi. Dün yüzde 0,1 kayıpla 77,2 dolara gerileyen Brent petrolün varil fiyatı ise bugün de yüzde 0,3 azalışla 76,9 dolar seviyelerinde seyrediyor. Kripto para piyasalarında da toparlanma görülürken Bitcoin yüzde 2,1 artışla 55 bin 506 dolar seviyelerine çıktı. New York borsası, ABD’de resesyon endişelerinin hızla güçlenmesiyle haftanın ilk işlem gününü sert düşüşle tamamladı. Dün teknoloji hisselerindeki düşüş öne çıkarken, piyasalardaki yapay zeka rallisinde dikkati çeken şirketlerden Nvidia’nın hisseleri yüzde 6,36 değer kaybetti. ABD’li teknoloji devlerinden Apple’ın hisseleri de ABD’li milyarder ve yatırımcı Warren Buffett’ın Üst Yöneticisi (CEO) olduğu Berkshire Hathaway’in şirketteki hissesini yarıya azaltmasının ardından yüzde 4,82 düştü. Diğer büyük teknoloji şirketlerinden Microsoft’un hisseleri yüzde 3,27, Meta’nın hisseleri yüzde 2,54, Alphabet’in hisseleri yüzde 4,61 ve Amazon’un hisseleri yüzde 4,10 geriledi. ABD’li elektrikli otomobil üreticisi Tesla’nın hisseleri de 4,23 düştü. Resesyon korkularıyla bankacılık hisselerinde de düşüş kaydedilirken, Citigroup’un hisseleri yüzde 3,42, Wells Fargo’nun hisseleri yüzde 2,14, JPMorgan Chase’in hisseleri yüzde 2,13 ve Morgan Stanley’nin hisseleri yüzde 3,94 düştü. Kapanışta Dow Jones endeksi 1000 puanın üzerinde değer kaybetti ve yüzde 2,60 azalışla 38.703,27 puana düştü. S&P 500 endeksi yüzde 3 azalışla 5.186,33 puana ve Nasdaq endeksi yüzde 3,38 azalarak 16.208,38 puana indi. Dow ve S&P 500 endeksler, Eylül 2022’den bu yana en büyük günlük kayıplarını kaydetti. ABD’de endeks vadeli kontratlar güne yüzde yükselişle başladı. Avrupa’da da dün sert satışlar söz konusu oldu. Avrupa’da da makroekonomik verilerden alınan sinyaller resesyon endişelerini öne çıkarmaya devam ediyor. Euro Bölgesinde, Haziranda 50,9 seviyesinde olan bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) temmuzda 50,2’ye indi. Böylece, Euro Bölgesi’nde bileşik PMI son 5 ayın en düşük seviyesine geriledi. Euro Bölgesi’nde haziranda 52,8 olan hizmet sektörü PMI da temmuzda son 4 ayın en düşük seviyesi olan 51,9’a indi. Almanya’da haziranda 53,1 seviyesinde olan hizmet sektörü PMI temmuz ayında 52,5’e düştü. Böylece, Almanya’da hizmet sektörü PMI son 4 ayın en düşük seviyesine indi. Analistler, söz konusu verilerin bölgede mal ve hizmetlere olan talebin zayıfladığını gösterdiğini söyledi. Temmuzda eksi 7,3 puan olan Euro Bölgesi yatırımcı güven endeksi ağustosta eksi 13,9’a geriledi. Bölgede, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), haziranda aylık bazda yüzde 0,5 artarken, yıllık yüzde 3,2 geriledi. Söz konusu gelişmelerin ardından Avrupa Merkez Bankasının (ECB) gelecek ay faiz indirmesine kesin gözüyle bakılıyor. Bu gelişmelerle İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 2,04, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 1,42, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 1,82 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 2,27 azalış kaydetti. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar, güne yükselişle başladı. Dün artan resesyon endişeleriyle tarihi düşüş yaşayan Asya piyasalarında ise bugün Japon pay piyasaları öncülüğünde yükseliş eğilimi öne çıkarken, yaşanan kayıpların bir kısmı telafi edildi. Dün özellikle Japonya’daki satış baskısında Japonya Merkez Bankasının (BoJ) faiz artırım döngüsüne girmiş olabileceği yönündeki beklentilerin ABD’deki resesyon endişeleriyle birleşmesinin ardından ülke varlıklarına ilişkin risk algınının had safhaya ulaşması etkili olmuştu. Analistler, dün Japon yeni borçlanması ile yüksek getirili varlıklara yapılan yatırımların BoJ’un faiz artışı ve Japon yeninin hızla değerlenmesiyle bölge piyasalarındaki satış baskısını tetiklediğini söyledi. Böylece hem BoJ’un şahinleşmesiyle güçlenen yen, hem de dünyada artan resesyon endişesinin ihracatçı Japon şirketlerin performansını olumsuz etkileyebileceği endişesi, Japonya pay piyasalarındaki satış baskısının derinleşmesinde önemli rol oynadı. Dün dolar karşısında 2 Ocak 2024’den beri en yüksek seviyesine ulaşan yen bugün düşüş kaydetti. Dün 141,69 seviyesine kadar gerileyen dolar/yen paritesi, bugün yüzde 1,1 artışla 145 seviyesinin üstünde dengelendi. Bugün Japonya Maliye Bakanlığı, Finansal Hizmetler Ajansı ve BoJ yetkililerinin piyasaların durumunu görüşmek üzere toplanması bekleniyor. Ayrıca Avustralya Merkez Bankası da politika faizini yüzde 4,35’te sabit bıraktı. Kapanışa yakın 1987’den bu yana en sert satış dalgasını yaşayan Nikkei 225 endeksi yüzde 8,9, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 4 değer kazanırken, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,1, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,3 değer kaybetti.

Leave A Reply

Kategoriler
Kurumsal
© 2024 CSA Haber