Arama: Kadın & Moda

Kadın kategorisinde genel olarak Moda başta olmak üzere Kadın’a dair her şey yer almaktadır.

Fındıkkıran balesi, Ankara'daki 10'uncu sezonunda yeniden sahnelenecek

Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB), Pyotr İlyiç Çaykovski’nin ölümsüz eseri “Fındıkkıran” balesini 10’uncu sezonunda yeniden sanatseverlerle buluşacak.

Alexander Dumas’ın, yazar ve besteci Amadeus Hoffmann’ın Fındıkkıran ve Fareler Kralı adlı masalından yola çıkarak yeniden yazdığı Fındıkkıran, dünyada en çok sahnelenen bale eserlerinden biri olarak biliniyor. Almanya’da bir yılbaşı partisinde 11 yaşındaki kız çocuğuna hediye edilen “Fındıkkıran” isimli kukla bebeğin prense dönüşmesi ve ardından gelişen olayların anlatıldığı eser, Çaykovski’nin 1891’de bestelediği son bale eseri olma özelliği de taşıyor. İlk koreografisi Marius Petipa tarafından gerçekleştirilen ve 1892’de ilk kez Rusya St. Peterburg Mariinski Tiyatrosu’nda sahnelenen eser, yeni yıla girerken dünyanın önde gelen opera evlerinde sanatseverlere sunulan eserler arasında bulunuyor.

İLK TEMSİL BUGÜN

Biletleri satışa çıktığı anda tükenen, ADOB’un sezonun ilk Fındıkkıran temsili bugün Opera Sahnesi’nde yapılacak. Eserin reji ve koregorafisi Mehmet Balkan, dekor tasarımı Tayfun Çebi ile Olaf Zombeck, kostüm tasarımı Sevtaç Demirer, ışık tasarımı ise Fuat Gök imzasını taşırken, ADOB Orkestrasını Kandemir Artun Hoinic yönetiyor. Sezonun ilk temsilinde, “Fındıkkıran” rolünü Kadir Okurer, “Prens”i İlhan Durgut, “Clara”yı Deniz Derelioğlu, “Çiçek Valsi Prensi”ni Berkay Saraçoğlu, “İyilik Perisi”ni Gizem Çalışkan, “Drosellmayer”i Hakan Odabaşı, “Clara’nın erkek arkadaşı”nı Umutcan Arzuman canlandıracak.

“SEYİRCİLERİMİZE ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUZ”

Eserde “Şeker Perisi”ni canlandıran Sultan Erol, genel prova öncesinde AA muhabirine yaptığı açıklamada, 7 sezondur Fındıkkıran’da rol aldığını belirterek, “Benim için çok kıymetli bir eser. Çünkü ilk başrolümü Şeker Perisi ile Fındıkkıran’da oynadım” dedi. Her bale eserinin ayrı ayrı zorluğu olduğunu ve Fındıkkıran’ın da teknik açıdan kolay olmadığını belirten Erol, eseri çok severek, keyif alarak dans ettiklerini ifade etti. Clara’yı oynayan Deniz Derelioğlu ise küçük bir kız çocuğunu canlandırdığını, Clara’nın rüyasında fareler, kurşun asker, Arap, Çin, Rus dansı gördüğü ve uyandığında hiçbirinin gerçek olmadığını anladığı bir hikayeyi anlattıklarını söyledi. Derelioğlu, “İlk başrolüm ve 2 sezondur Fındıkkıran’da oynuyorum. Clara, muhteşem bir rol ve dans etmekten çok keyif alıyorum. Çocuk ruhunu hissediyorum. Eserin müzikleri harika. Bize de, izleyicilere de keyif veriyor. Yıllardır kapalı gişe oynuyoruz. Seyircilerimize çok teşekkür ediyoruz, bizi yalnız bırakmıyorlar” dedi. Fındıkkıran karakterini canlandıran Kadir Okurer de 2007’den beri bu rolde dans ettiğini söyledi. Okurer, “Fındıkkıran, kış temalı ve içinde çocukların da dans etmesinden dolayı ilgi çekiyor. Yıllardır ilgiyle takip ediliyor, özellikle son iki yıldır kapalı gişe oynuyor. İlgiden çok mutluyuz” dedi.

Read More

Hazreti Mevlana, 751. vuslat yılında AKM'de anılacak

Hazreti Mevlana, 751. vuslat yılında Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenecek etkinliklerle anılacak.

AKM’den yapılan açıklamaya göre, “Şeb-i Arus Hz. Mevlana’nın 751. Vuslat Yıl Dönümü Özel Sema Mukabelesi” 10 Aralık’ta Türk Telekom Opera Salonu’nda gerçekleştirilecek.

Sema mukabelesi, postnişin Fatih Çıtlak riyasetinde icra edilecek. Sanat yönetmenliğini Yüce Gümüş’ün üstlendiği etkinlikte, yüz yıllardır Mevlevihanelerde icra edilen sema mukabelesi, aslına uygun şekliyle seyirciyle buluşturulacak. İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğunca, “Hz. Mevlana’nın 751. Vuslat Yılı ve Zekai Dede’nin Doğumunun 200. Yılında Isfahan Mevlevi Ayin-i Şerifi” de 24 Aralık’ta gerçekleştirilecek. Postnişin Nezih Çetin riyasetinde icra edilecek Ayin-i Şerif’in sanat yönetmenliğini İhsan Özer, etkinlik yönetmenliğini ise Bahri Güngördü üstleniyor.

Read More

CSO, Sinan'ın Gölgesi eserinin dünya prömiyerini yaptı

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO), besteci Mesruh Savaş’ın “Sinan’ın Gölgesi” isimli eserinin dünya prömiyerini yaptı.

CSO Ada Ankara Ziraat Bankası Ana Salon’da, şef Cemi’i Can Deliorman yönetiminde düzenlenen konserde, Türkiye-Kore diplomatik ilişkilerinin 67. yılı dolayısıyla Güney Koreli genç piyanist Honggi Kim sanatseverlerle buluştu. Konserin ilk yarısında Honggi Kim, Pyotr İlyiç Çaykovski’nin 1875’te bestelediği ve “kişisel zaferi” olarak nitelendirdiği 1 numaralı piyano konçertosunu seslendirdi. Sanatçı, Çaykovski yorumuyla başkentli sanatseverlerin beğenisini kazandı. MİMAR SİNAN’DAN İLHAM ALINAN SENFONİK ESER

Konserin ikinci bölümünde CSO, genç kuşak bestecilerden Mesruh Savaş’ın “Sinan’ın Gölgesi” eserinin dünyadaki ilk seslendirilişini yaptı. Bestecinin, Mimar Sinan’ın hayatı ve eserlerindeki ahengi baz alarak iki kısma ayırdığı, rock, metal müzik türleri ve Asya ezgilerine de yer verilen eserin seslendirilmesinin ardından Savaş, sahneye çıkarak dinleyicilere teşekkür etti. Dünyanın sayılı orkestralarında eserleri seslendirilen Türk besteci Kamran İnce’nin 1994’te tamamladığı ve ilk kez ABD’nin Albany şehrinde dinleyiciye sunulan “Konstantinopolis’in Düşüşü” adlı iki numaralı senfonisi de konserde sanatseverlerle buluştu. Eserde, Osmanlı’nın 1453’te İstanbul’u fethetmesinden önce gelişen olaylar ve şehrin fethi melodik şekilde anlatılıyor. Şef Deliorman yönetimindeki konser, dakikalarca ayakta alkışlandı.

Read More

Macar Devlet Tiyatrosu, Bank Ban oyununu İstanbul'da sahneleyecek

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 110. yıl etkinlikleri kapsamında Macar Devlet Tiyatrosu oyunlarından “Bank Ban”ı İstanbul seyircisiyle buluşturacak.

Şehir Tiyatrolarından yapılan açıklamaya göre, Jozsef Katona’nın yazdığı, Attila Vidnyanszky’nin yönettiği oyun, Türkiye-Macaristan Dostluk Anlaşması’nın 100. yıl dönümü dolayısıyla, 17 Aralık’ta Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde sahnelenecek. Macarca oynanacak eserde, Türkçe üst yazı yer alacak. Oyunda, ​​​​Sandor Berettyan, Agota Szilagyi, ​​​​Agnes Barta, Peter Herczegh, Laszlo Szabo, Hanga Martos, Nandor Berettyan, Attila Kristan, Martin Meszaros, Ödön Rubold ve İstvan Madacsi rol alacak. Açıklamada görüşlerine yer verilen yönetmen Attila Vidnyanszky, oyunun Macar ulusal drama literatürünün en önemli eserlerinden olduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Bir eserin klasik olabilmesinde ve zamana direnmesinde, içeriğinin daima canlı ve her dönemde geçerli olan mesajlar içermesi, sahneye uyarlayan sanatçıların bunun sayesinde kendi gündemindeki önemli sorunları ve konuları işleyebilmesi büyük rol oynar. Bank Ban tam da böyle bir eserdir. Neticede Jozsef Katona, bu tarihi hikayede tıpkı böylesi, genel insani konulara değinir. Katona seyircilere, eylemleriyle tarihe yön veren insanların, değişim isteyen fakat tarihin ve talihin, kendi gerçeğini savunan bireyi ezip yok edebileceğini ya da diğer taraftan, göklere çıkartabileceğini gösteriyor.”

Read More

Haldun Dormen: Türk tiyatrosu her zamankinden daha iyi durumda

Oyuncu, yönetmen, eğitmen ve oyun yazarı Haldun Dormen, sahne sanatlarına dair, “Bu iş tutku olmadan yapılamaz. Azim lazım. Umutsuzluk yok. Umutsuzluk yaratacak durumlar olabilir. Bizim sanatçı olarak bu durumları kabul etmememiz lazım. Kendi kendinize ‘Yaparsın şekerim.’ diyeceksiniz.” değerlendirmesinde bulundu.

Sanat hayatının 70. yılını kutlayan 96 yaşındaki sanatçı Haldun Dormen, sahneyle iç içe geçen yaşamını ve sanat yolculuğunu AA muhabirine anlattı. Sait Ömer Bey ile Nimet Rüştü Hanım’ın çocuğu Dormen, 5 Nisan 1928’de Mersin’de dünyaya geldi. Usta sanatçı, Galatasaray Lisesi ile Robert Kolejdeki eğitiminin ardından ABD’de üniversiteye gitti ve tiyatrolarda çalıştı. Türkiye’ye 1954’te dönen sanatçı, Beyoğlu’nda Erol Günaydın, Nisa Serezli, Metin Serezli ve Erol Keskin ile Cep Tiyatrosunu kurdu. Dormen Tiyatrosunu 1957’de kuran sanatçı, tiyatroya ilgisinin doğuştan geldiğini belirterek, “Bu işlerin içinde olmayı düşünüyordum. Fakat Amerika’da okuduktan sonra tiyatrocu olarak kalmayı tercih ettim. Amerika’da tiyatronun özünü öğrendim. Çok iyi bir okula, Yale Üniversitesi Tiyatro Bölümü’ne gittiğim için gerçekten tiyatronun ne olduğunu, neler yapmamız ve hissetmemiz gerektiğini öğrendim.” dedi. Haldun Dormen, ABD’de mezun olduktan sonra 4 yıl tiyatro sahnelerine çıktığını aktararak, şunları kaydetti: “Hatta Hollywood’da sahneye çıktım. Meşhur sahnede başrol bile oynadım.Türkiye’ye dönme kararım hep vardı zaten. Hollywood’da bir kıvılcım oldu gibi ama ben Türkiye’ye döneceğim dedim. Amerika’daki iyi yaşamıma rağmen Türkiye’ye döndüm. Hiçbir zaman da pişman olmadım.”

“BEN ÇIKARIM DEDİM VE YÜZLERCE OYUN OYNADIM” Sanatçı Dormen, Türkiye’ye döndükten sonra, öğrencilerine bir dost gibi hocalık yaptığını ve öğrencileriyle dostane bir ortamda çalıştıklarını ifade etti. Üniversite yıllarında ABD’deki bir hocasından çok etkilediğini dile getiren usta sanatçı, şu bilgileri verdi: “Ben 8-10 yaşlarında futbol oynarken ayağımı sakatladım, sakat kaldım. Olumlu bir insan olduğum için ‘Ben yaparım’, ‘Herkesten iyi dans ederim.’ dedim. Futbol oynayamıyorum ya bu tür şeyleri iyi yapmaya karar verdim. Tiyatroyu, sinemayı çok seviyorum. İyi bir yönetmen olacağım diye düşündüm. Sahneye çıkamam, ayağımda sakatlık var çünkü. Yale Üniversitesinde yönetmen olsanız bile, her hafta oyundan bir sahneyi oynamanız lazımdı. Jül Sezar’dan bir sahne oynuyordum. Sahne boştu, yürüyordum. Benim çok yararlandığım bir öğretmenim, dersten sonra, ‘İyiydin ama niye ayağınla komiklik yapıyordun. Hiç gerek yoktu.’ dedi. ‘Benim ayağım sakat. Ben komiklik yapmıyorum.’ dedim. Kadın kıpkırmızı oldu. Dedim ki, ‘Siz bana çok önemli bir şey öğrettiniz. Demek ki ben bu ayakla sahneye çıkabilirim’. O günden beri umurumda değil. Türkiye’ye döndüm. Bir eleştirmenimiz ‘Ayağın sakat, niye sahneye çıkıyorsun?’ dedi. ‘Ben çıkarım.’ dedim ve yüzlerce oyun oynadım.” “TÜRK TİYATROSU HER ZAMANKİNDEN DAHA İYİ DURUMDA” Dormen, Türk tiyatrosunun son yıllarda geçirdiği değişimleri çok beğendiğini söyleyerek, “Çok iyi yönetmenler ve çok iyi yazarlar yetişiyor. Yazar yetişmesi bence çok önemli. Cesur şeyler yapıyorlar. Bence Türk tiyatrosu her zamankinden daha iyi durumda. Bugünkü halimizle Türk tiyatrosunda dilimiz Türkçe olmasa, rahatlıkla dünya çapında bir tiyatro oluruz.” değerlendirmesinde bulundu. Genç oyunculara tavsiyelerde de bulunan sanatçı, “Bir tek tavsiyem var: ‘Yaparsın şekerim’. Bu iş tutku olmadan yapılamaz. Azim lazım. Umutsuzluk yok. Umutsuzluk yaratacak durumlar olabilir. Bizim sanatçı olarak bu durumları kabul etmememiz lazım. Kendi kendinize ‘Yaparsın şekerim.’ diyeceksiniz.” diye konuştu. Usta sanatçı, genç tiyatrocuları yetiştiren bir eğitmen olarak başarıya giden yolun “sevmek” olduğunu vurguladı ve şu bilgileri verdi: “Tiyatroyu, hayatı, insanları sevmek… Tiyatroyu severseniz çok iş başarırsınız. Umutsuzluğa kapılmamak lazım. Tiyatroda özellikle bir oyununuz tutmayabilir. Çok beğendiğiniz bir rolde başarısızlığa uğrayabilirsiniz. Vazgeçmeyeceksiniz. Onu değiştirecek şeyler yapacaksınız. 70. yıla kadar geldim. Nasıl geldim, ben de bilmiyorum ama geldim.” “TİYATRODAN ÇIKARKEN ARABAMI HAVAYA KALDIRDILAR. O KADAR BEĞENDİLER”

Oyunlarda partnerleriyle çalışmaktan çok keyif aldığını dile getiren Dormen, “Rahmetli Ayfer Feray ile birçok oyunda birlikte oynadık. Çok iyi oyuncuydu. Nevra Serezli’yle çok iyi oyunlar oynadık. Onlarla oynamak çok keyifliydi. Fakat benim en çok beraber oynadığım kişi Metin Serezli’ydi. Aşağı yukarı 24 oyunda başrol oynadık karşı karşıya. Çok keyif alıyordum Metin’le oynamaktan çünkü artık birbirimizi çok iyi tanıyorduk. Allah rahmet eylesin. Yeri çok boş kaldı.” açıklamasını yaptı.

Haldun Dormen, en heyecanlandığı eserin 1961’de rol aldığı müzikal oyun “Sokak Kızı İrma” olduğunun altını çizerek, “Paris’te görmüştük. Betül’le (Mardin) evliydim. Betül’e ‘Ben bu oyunu Türkiye’de yapmak istiyorum.’ dedim. ‘Deli misin?’ dedi ve yaptık. Çok zor şartlar altında yaptık ama yaptık. Çok heyecanlandım, olur mu olmaz mı diye. Çok başarılıydı.” ifadelerini kullandı. Dormen Tiyatrosunun nasıl kurulduğunu da anlatan usta oyuncu, şunları söyledi:

“Dormen Tiyatrosu hiçbir zaman Haldun Dormen Tiyatrosu olmadı. Bizim tiyatromuz oldu. Bütün oyuncuların kurduğu tiyatro oldu. Bu yüzden hiçbir zaman benim tiyatrom diye söz etmedim. Hep bizim tiyatromuz diye söz ettim. Ben 1960’lı yıllarda tiyatroyu kurduğumdan beri Anadolu’nun her köşesine gittim. Her yerde büyük ilgiyle karşılandım. Mesela ‘Sokak Kızı İrma’nın ilk turnesi Gaziantep’teydi. Korkuyorduk. İyi anlamda, kıyametler koptu. Tiyatrodan çıkarken arabamı havaya kaldırdılar. O kadar beğendiler.” 1981’de sahneye koyduğu “Lüküs Hayat” oyununun yıllarca oynanmasının Ekrem Reşit Rey ve Cemal Reşit Rey’in dehasının bir göstergesi olduğunu belirten Dormen, oyunun 30 sene sahnelendiğini yine sahnelense yine seyircilerin salonları dolduracağını, şarkılarının vazgeçilmez olduğunu dile getirdi.

Read More

2024 yılında yaşamını yitiren ünlüler

Yaklaşık 10 yıl komada olan Kenan Işık, Yeşilçam’ın ünlü ismi Ahu Tuğba, usta tiyatrocu Ayla Algan ve balkondan düşerek 31 yaşında hayatını kaybeden İngiliz şarkıcı Liam Payne gibi birçok ünlü isim bu yıl aramızdan ayrıldı. İşte 2024 yılında yaşamını yitiren ünlü isimler…

Bir süredir kanser tedavisi gören Ankaralı Turgut, 61 yaşında hayatını kaybetti.
Uzun süredir gözlerden uzak bir yaşam süren tiyatro ve sinema oyuncusu Ayla Algan, geçirdiği beyin kanaması sonucu hayatını kaybetti.
Beyin kanaması sonucu 10 yıldır komada olan usta sanatçı Kenan Işık 76 yaşında vefat etti.
Şarkıcı ve yönetmen Metin Arolat, İstanbul Kozyatağı’nda sahne aldığı mekanda sahnede fenalaşarak hastaneye kaldırıldı.
52 yaşındaki Arolat yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
Türk sineması deyince akla ilk gelen isimlerden biri olan Ahu Tuğba, 1 Eylül’de ABD’de yaşamını yitirdi.
Türk sinemasının ve tiyatrosunun usta ismi Ahmet Uğurlu hayatını kaybetti.
Ünlü yönetmen, senarist ve yapımcı Tomris Giritlioğlu, hayatını kaybetti. Kanser tedavisi gören Giritlioğlu, 67 yaşındaydı.
Türk edebiyat yazarı olan Mario Levi 66 yaşında hayatını kaybetti.
Bir süredir kanser tedavisi gören gazeteci Güneri Civaoğlu 85 yaşında hayatını kaybetti.
Yeşilçam’ın usta oyuncularından Sevda Ferdağ bu yıl aramızdan ayrıldı.
Sinema oyuncusu Tolga Savacı, geçirdiği kalp krizi sonucu 60 yaşında yaşamını yitirdi. Savacı, uzun yıllardır eşi Nermin Bezmen’le Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yaşıyordu.
“Çiçek Taksi”, “Selena” gibi yapımlarla tanınan usta oyuncu Kayhan Yıldızoğlu yaşlılığa bağlı nedenlerle hayatını kaybetti.
Yönetmen, senarist ve yapımcı Türker İnanoğlu 87 yaşında hayata veda etti.
Tiyatro ve sinemanın usta isimlerinden Ayten Gökçer, 84 yaşında yaşamını yitirdi.
Bir süredir kanser mücadelesi veren Yeşilçam oyuncularından Fatma Karanfil hayatını kaybetti.
Usta tiyatrocu ve sinema oyuncusu Genco Erkal, 86 yaşında hayatını kaybetti. Usta sanatçı kan kanseri tedavisi görüyordu.
Tiyatro ve sinema oyuncusu Sema Çeyrekbaşı yaşamını yitirdi.
Ünlü oyuncu ve dansçı Hasan Yalnızoğlu, 50 yaşında pankreas kanseri nedeniyle hayatını kaybetti.
Avrupa Yakası’nda hayat verdiği Kubilay karakteriyle tanınan Vural Çelik, hayatını kaybetti.
Türkiye’nin ilk kadın sümeroloğu Muazzez İlmiye Çığ, 110 yaşında hayatını kaybetti.
Birbirinden unutulmaz birçok yapıma imza atan ünlü yönetmen Şerif Gören hayatını kaybetti.
Usta oyuncu Tekin Temel, 56 yaşında yaşamını yitirdi. Oyuncu geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etti.
Yeşilçam oyuncusu Murat Soydan yaşamını yitirdi.
Kapıcılar Kralı, Şaban Oğlu Şaban ve Mahallenin Muhtarları gibi yapımlarda rol alan usta oyuncu Sevil Üstekin 79 yaşında hayatını kaybetti.
Bir süredir sağlık sorunları yaşayan Yeşilçam’ın usta isimlerinden Aydemir Akbaş (88) hayatını kaybetti.
Hababam Sınıfı filmindeki rolüyle akıllarda yer eden usta oyuncu Tuncay Akça hayatını kaybetti
Replikas grubunun kurucu üyesi ve solisti 47 yaşındaki Gökçe Akçelik yaşamını yitirdi.
Pek çok Hollywood yıldızının Türkçe seslendirmesini yapan oyuncu ve seslendirme sanatçısı Uğur Taşdemir hayatını kaybetti.
2023 yılında daha önce 3 kez yendiği kansere tekrar yakalanan Bahar Öztan, kolon kanseri ile mücadelesini kaybetti.
Moda tarihine ismini altın harflerle yazan Iris Apfel 102 yaşında hayatını kaybetti.
“Açlık Oyunları” film serisiyle adından söz ettiren Kanadalı usta oyuncu Donald Sutherland, 88 yaşında yaşamını yitirdi.
Arjantin’de kaldığı otelin balkonundan düşerek hayatını kaybeden eski One Direction üyesi Liam Payne, ölümüyle hayranlarını yasa boğdu.
Dünyaca ünlü Harry Potter serisinde Profesör McGonagall karakterine hayat veren, Oscar ödüllü oyuncu Maggie Smith, Londra’da tedavi gördüğü hastanede 89 yaşında hayatını kaybetti.
Müzik yapımcısı Quincy Jones, 91 yaşında hayatını kaybetti.
Stephen King’in romanından uyarlanan The Shining (Cinnet) filmindeki rolüyle akıllarda yer eden oyuncu Shelley Duvall hayatını kaybetti.
İkonik bilim kurgu serisi Star Wars’ta Darth Vader’ı seslendiren James Earl Jones 93 yaşında hayatını kaybetti.
Country müziğin efsane isimlerinden Kris Kristofferson, 88 yaşında hayatını kaybetti.
Read More

Rafadan Tayfa: Kapadokya 
gişenin yeni lideri oldu (27-29 Aralık 2024 Türkiye gişe rakamları)

Animasyon türündeki Rafadan Tayfa: Kapadokya vizyondaki ilk haftasında 375 bin 937 seyirci tarafından izlenerek gişenin zirvesine yerleşti. Animasyon türündeki bir başka yapım Moana 2 ise gişedeki başarısını sürdürüyor. İşte 27-29 Aralık hafta sonu Türkiye gişe rakamları…

5. Evcilik
8.141
4. Mufasa: Aslan Kral
25.577
3. Çakallarla Dans 7
40.296
2. Moana 242.540
1. Rafadan Tayfa: Kapadokya
375.937
Read More

Will Smith  yeni Matrix filminde mi rol alacak? Paylaşımı kafaları karıştırdı

Oscar Ödülleri’nde Chris Rock’a attığı tokatla uzun süre gündemden düşmeyen ABD’li oyuncu Will Smith yeni paylaşımıyla dikkat çekti.

Hollywood’un ünlü ismi Will Smith, Instagram hesabında Matrix filmleriyle ilgili dikkat çeken bir paylaşımda bulundu.
56 yaşındaki oyuncunun paylaştığı videoda şu ifadeler yer alıyor:”1997’de Wachowskiler, Will Smith’e Matrix’te Neo rolünü teklif etti. Smith teklifi geri çevirdi. O zamanlar kendisi için daha uygun olacağına inandığı Wild Wild West filmini seçti. Ama soru hala geçerli: Will Smith, Neo rolünde olsaydı Matrix nasıl olurdu? Uyan Will…”
Matrix serisinde Neo karakterini Keanu Reeves canlandırmıştı. Amerikalı oyuncunun bu paylaşımı, yeni bir Matrix filminin çekileceği ve Smith’in başrolü üstleneceği iddialarına neden oldu.
Yönetmen koltuğunda Barry Sonnenfeld’in oturduğu Wild Wild West filmi, gişede başarısız olmuştu. Matrix filmi ise tüm dünyada fenomen haline gelmişti.
Variety’nin haberine göre, Matrix 5 filminin çekileceği kesinleşti ancak Will Smith’in henüz seride yer alıp almayacağı bilinmiyor.The Martian filminin senaristi Drew Goddard’ın yeni Matrix filminin senaryosunu kaleme alacağı ve yöneteceği biliniyor.
1999’da gösterime giren ve Wachowski Kardeşler tarafından yönetilen Matrix’te Reeves, bildiği hayatın bilinçli makineler tarafından yaratılmış bir simülasyon olduğunu keşfeden bilgisayar programcısı ve hacker Thomas Anderson, nam-ı diğer Neo rolündeydi.
Filmde ayrıca Carrie-Anne Moss, Laurence Fishburne ve Hugo Weaving rol alıyordu.
Read More

İngiltere'nin Grammy'si: 2025 BRIT Ödülleri adayları açıklandı

Her yıl İngiltere’de düzenlenen törenle müzik dünyasının en iyilerine verilen BRIT Ödülleri’nin adayları açıklandı. İngiliz şarkıcı Charlie XCX’in başı çektiği listede Dua Lipa ve Ezra Collection ve the Last Dinner öne çıkan adaylar oldu. İşte 2025 BRIT Ödülleri adayları…

2025 BRIT Ödülleri adayları belli oldu. “Brat” albümüyle geçtiğimiz yıla damga vuran Charlie XCX, beş adaylıkla zirveye yerleşti.
Dua Lipa, the Last Dinner Party, Ezra Collective ve Myles Smith ise dört adaylıkla ünlü şarkıcıyı takip etti.
The Guardian’ın haberine göre, kadınlar bu yılki adaylıklarda hala yeterince temsil edilmiyor ve kadın şarkıcılar, 98 adaylığın yalnızca yüzde 34,7’sini oluşturuyor.
The Beatles grubunun yapay zeka destekli “Now and Then” şarkıcı en iyi şarkı dalında yarışıyor ve bu grubun 1977’deki ilk Brit Ödülleri’nden bu yana ilk adaylığı.
Üçüncü albümü “Radical Optimism”in aldığı eleştirilere rağmen Lipa, yılın albümü, yılın sanatçısı, yılın şarkısı (Training Season için) ve pop sanatçısı dallarında aday gösterildi.Geçtiğimiz yılın zirvesindeki isim Raye iseRB gösterisinde aday.
İşte tüm adaylar…
EN İYİ POP
Charli xcxDua LipaJadeLola YoungMyles Smith

EN İYİ  RB Cleo SolFloJorja SmithMichael KiwanukaRayeRising starMyles Smith (winner)ElmeineGood Neighbours

ULUSLARARASI ALANDA EN İYİ SANATÇI
Chappell RoanAsakeBenson BooneBeyoncéBillie EilishChappell RoanKendrick LamarSabrina CarpenterTaylor SwiftTyler, the Creator

YILIN ALBÜMÜCharli xcx – BratThe Cure – Songs of a Lost WorldDua Lipa – Radical OptimismEzra Collective – Dance, No One’s WatchingThe Last Dinner Party – Prelude to EcstasyYILIN SANATÇISIBeabadoobeeCentral CeeCharli xcxDua LipaFred AgainJamie xxMichael KiwanukaNia ArchivesRachel ChinouririSam Fender
YILIN EN İYİ GRUBUBring Me the HorizonColdplayThe CureEzra CollectiveThe Last Dinner Party

EN İYİ YENİ ŞARKICIEnglish TeacherEzra CollectiveThe Last Dinner PartyMyles SmithRachel Chinouriri

YILIN ŞARKISI
Artemas – I Like the Way You Kiss MeThe Beatles – Now and ThenBl3ss – X Camrin Watsin (ft Bbyclose)Central Cee – Band4Band (ft Lil Baby)Charli xcx – Guess (ft Billie Eilish)Chase and Status/Stormzy – BackboneColdplay – Feels Like I’m Falling in LoveDua Lipa – Training SeasonElla Henderson – Alibi (ft Rudimental)Jade – Angel of My DreamsJordan Adetunji – KehlaniKSI – Thick of It (ft Trippie Redd)Myles Smith – StargazingSam Ryder – You’re Christmas to MeSonny Fodera/Jazzy/DOD – Somedays

EN İYİ ALTERNATİF/ROCKBeabadoobeeThe CureEzra CollectiveThe Last Dinner PartySam FenderHIP HOP/RAPDaveGhettsLittle SimzStormzy
EN İYİ DANS MÜZİĞİBecky HillCharli xcxChase and StatusFred AgainNia Archives
EN İYİ ULUSLARARASI ŞARKI
Benson Boone – Beautiful ThingsBeyoncé – Texas Hold ’EmBillie Eilish – Birds of a FeatherChappell Roan – Good Luck, Babe!Djo – End of BeginningEminem – HoudiniHozier – Too SweetJack Harlow – Lovin’ on MeNoah Kahan – Stick SeasonPost Malone – I Had Some Help (ft Morgan Wallen)Sabrina Carpenter – EspressoShaboozey – A Bar Song (Tipsy)Taylor Swift – Fortnight (ft Post Malone)Teddy Swims – Lose ControlTommy Richman – Million Dollar Baby
Read More

Soğuk, kar, yağmur demeden yıllardır sokakta sanatını icra ediyor

Eskişehir’de, soğuk, kar, yağmur demeden sokakta sanatını icra eden ve çocukluğundan beri müzisyenlik yaparak geçimini sağlayan 3 çocuk babası Sezai Azman (62), maddi imkansızlıklar nedeniyle bir türlü emekli olamadığını ve konuyla ilgili yetkililerden destek beklediğini söyledi.

Adalar Bulvarı’nın tanınan yüzlerinden birisi olan Sezai Azman, yaklaşık 15 yaşından bu yana müzisyenlik yaparak geçimini sağlıyor. Pandeminin ardından sokak müzisyenliğine başlayan Azman, dışarıdaki zorlu hava şartlarına aldırış etmeden ekmek parası kazanmak için gayret sarf ediyor. Bacağında platin bulunması, şeker ve tansiyon hastası olmasına rağmen çalışmaktan vazgeçmeyen emektar sanatçı, maddi imkansızlıklar nedeniyle emekli olamıyor. İlgili kurumlara yatırması gereken para miktarını bir araya getiremediğini ifade eden Azman, konuyla ilgili yetkililerin kendisine yardımcı olmasını bekliyor.
Müzisyenliğin kendisi için bir baba mesleği olduğunu aktaran Sezai Azman, “Bu işe çocukluktan başladım. Daha 10 yaşında babamla birlikte düğünlere gidiyorduk, darbuka çalıyordum. Sonra 15 yaşında klarnet çalmaya başladım. O zamandan bu zamana da hala klarnet çalıyorum. Daha önce mekânlarda çalıştım, düğünlere gittim. Pandemide gelir kaynağımız olmadığı için işlere güçlere gidemedik. Sonra sokak müzisyenliği serbest olunca sokak müzisyenliğine başladım, hala bu işi yapıyorum. Soğuk, kar, yağmur demeden burada klarnet çalıyorum. Gerekirse şemsiyemi açıyorum, dizliklerimi örtüyorum. Bacağımda platin takılı, şeker ve tansiyon hastasıyım. Bu hastalığa çok genç yaşta yakalandım. 37 yaşından beri haplarla yaşamımı sürdürüyorum” dedi.
Genellikle soğuk havada çalışmak zorunda kaldığından bahseden Azman, sözlerine şöyle devam etti:
“Buradan bir yere kıpırdayamıyorsun. Mesela ellerim üşüyünce biraz ısıtıp çalmaya devam ediyorum. Eskişehirliler sağ olsunlar, beni seviyor. Büyük de olsa küçük de olsa selamsız sabahsız geçmiyorlar, hal hatır soruyorlar. Az çok demeden ellerinden gelen yardımı da yapıyorlar. Bazen şarkı istiyorlar, çalıyorum. Dinliyorlar, gönülleri hoş oluyor. Benim başka bir gelirim yok. Emeklilik için bayağı bir günüm var, pandemiden beri ödeyemedim, öyle de kaldı. Ödeme yapmam gerekiyor, nasıl yapayım? Durumum yok. Eğer yetkililer bana yardımcı olabilirlerse Allah onlardan razı olsun. Beni erken emekli edebilirlerse ve bu soğukta dışarıda çalışmaktan beni kurtarırlarsa onlara minnettar kalırım.”
Read More