Arama: Kadın & Moda

Kadın kategorisinde genel olarak Moda başta olmak üzere Kadın’a dair her şey yer almaktadır.

2024 BAFTA Ödülleri adayları açıklandı

2024 BAFTA Ödülleri adayları açıklandı. Chrishopher Nolan imzalı Oppenheimer filminin 13 adaylık zirveye yerleşirken Emma Stone’un başrolünde yer aldığı Poor Things (Zavallılar) 11 adaylık kazandı. Ödüller 18 Şubat’ta sahiplerini bulacak. İşte BAFTA adayları…

Ödül sezonu Hollywood’da hız kesmeden devam ediyor. BAFTA adayları açıklandı. 18 Şubat’ta sahiplerini bulacak ödül törenini Doctor Who yıldızı David Tennant sunacak.
En çok adaylık kazanan yapımlar
13 – Oppenheimer11 – Poor Things9 – Killers of the Flower Moon and The Zone of Interest7 – Anatomy of a Fall, The Holdovers and Maestro6 – All of Us Strangers5 – Barbie and Saltburn
İşte BAFTA adayları tam listesi…
Anatomy of a Fall
The Holdovers
Killers of the Flower Moon
Oppenheimer
Poor Things
All of Us Strangers
How to Have Sex
Napoleon
The Old Oak
Poor Things
Rye Lane
Saltburn
Scrapper
Wonka
The Zone of Interest
All of Us Strangers – Andrew Haigh
Anatomy of a Fall – Justine Triet
The Holdovers – Alexander Payne
Maestro – Bradley Cooper
Oppenheimer – Christopher Nolan
The Zone of Interest – Jonathan Glazer
Anatomy of a Fall
Barbie
The Holdovers
Maestro
Past Lives
Fantasia Barrino – The Color Purple
Sandra Hüller – Anatomy of a Fall
Carey Mulligan – Maestro
Vivian Oparah – Rye Lane
Margot Robbie – Barbie
Emma Stone – Poor Things
Bradley Cooper – Maestro
Colman Domingo – Rustin
Paul Giamatti – The Holdovers
Barry Keoghan – Saltburn
Cillian Murphy – Oppenheimer
Teo Yoo – Past Lives
Barbie – Jacqueline Durran
Killers of the Flower Moon- Jacqueline West
Napoleon, Dave Crossman – Janty Yates
Oppenheime – Ellen Mirojnick
Poor Things- Holly Waddington
Robert De Niro – Killers of the Flower Moon
Robert Downey Jr – Oppenheimer
Jacob Elordi – Saltburn
Ryan Gosling – Barbie
Paul Mescal – All of Us Strangers
Emily Blunt – Oppenheimer
Danielle Brooks – The Color Purple
Claire Foy – All of Us Strangers
Sandra Hüller – The Zone of Interest
Rosamund Pike – Saltburn
Da’Vine Joy Randolph – The Holdovers
All of Us Strangers
American Fiction
Oppenheimer
Poor Things
The Zone of Interest
All of Us Strangers
Anatomy of a Fall
The Holdovers
How to Have Sex
Killers of The Flower Moon
The Boy And The Heron
Chicken Run: Dawn of the Nugget
Elemental
Spider-Man: Across the Spider-Verse
20 Days In Mariupol
American Symphony
Beyond Utopia
Still: A Michael J. Fox Movie
Wham!
Killers of The Flower Moon
Oppenheimer
Poor Things
Saltburn
Spider-Man: Across the Spider-Verse
EN İYİ SAÇ MAKYAJ

Killers of the Flower Moon-
Maestro
Napoleon
Oppenheimer
Poor Things

EN İYİ GÖRSEL EFEKT

The Creator
Guardians of the Galaxy Vol. 3
Mission: Impossible – Dead Reckoning Part One
Napoleon
Poor Things

BAFTA YÜKSELEN YILDIZ

Phoebe Dynevor
Ayo EdebiriJ
Jacob Elordi
Mia Mckenna-Bruce
Sophie Wilde

EN İYİ GÖRÜNTÜ YÖNETMENLİĞİ

Killers of the Flower Moon
Maestro
Oppenheimer
Poor Things
The Zone of Interest

EN İYİ SET TASARIMI

Barbie
Killers of the Flower Moon
Oppenheimer
Poor Things
The Zone of Interest

EN İYİ İNGİLİZ KISA FİLMİ

Festival of Slaps
Gorka
Jellyfish and Lobster
Such a Lovely Day
Yellow

Read More

Scorpions konser biletleri hakkında yapılan haberlere organizasyon şirketinden açıklama

Satışa çıkmasının 6. saatinde tüm biletleri tükenen konserin ardından oluşan yoğun talep üzerine Scorpions, 25 Mayıs Cumartesi gecesi bir kez daha Epifoni organizasyonuyla ve STAR TV medya sponsorluğunda KüçükÇiftlik Park’ta hayranlarıyla buluşacak. Biletlerin kısa sürede tükenmesi üzerine konserleri düzenleyen organizasyon şirketi açıklama yaptı.

Dünya çapında üne sahip Alman heavy metal grubu Scorpions, “Love at First Sting” albümünün 40. yılı dolayısıyla düzenleyeceği turne kapsamında 23 Mayıs’ta Türkiye’de konser vereceğini açıklamıştı. Biletlerin hemen tükenmesi üzerine grup konser sayısını ikiye çıkardı. Türkiye’de en son 2016’da konser veren heavy metal grubu Scorpions, 23 Mayıs 2024’te Küçükçiftlik Park’ta konser verecek. Biletleri saatler içinde tükenen konserin ikincisi 25 Mayıs’ta İstanbul’da gerçekleşecek.

AÇIKLAMA YAPILDI

Biletlerin yoğun talep sonucu kısa sürede tükenmesi üzerine yapılan haberlere organizasyon şirketi Epifoni açıklama yaptı:

“Sevgili müzikseverler. 8 senedir Epifoni olarak birçok yerli ve yabancı sanatçıyı sizlerle buluşturduk. Dünyaca ünlü Scorpions grubunun da ülkemizde çok sevildiğini düşünerek 23 Mayıs 2024 Perşembe gününe bu konseri organize ettik. Konserin perşembe gününe denk gelmesi bizim seçimimizden değil, grubun rotası ve üst üste konser yapmak istememesinden kaynaklanmaktadır. 15 Aralık’ta satışa açılan ve 6 saat içerisinde biletleri tükenen Scorpions konseri bir sürprize imza atmış ve grubun Türkiye’deki en hızlı bilet satışı gerçekleşmiştir. Bu esnada bilet alamadığı için hayalkırıklığı yaşayan müzikseverler ise bu durumu karaborsacılıkla ilintilendirmişlerdir. Oysa konserin tüm biletleri yalnızca Biletix, Passo, Bubilet, Biletino ve Biletinial platformları üzerinden satılmıştır.

İlk konsere bilet alamayan müzikseverlerin yoğun ilgisine karşılık verebilmek adına ikinci konserin konuşmaları başlatılmıştır. Scorpions, ikinci günü açabilmek için 26 Mayıs Gürcistan konserinin tarihini değiştirmiş ve 25 Mayıs Cumartesi tarihini bize vermiştir. İkinci gün satışları sabit bir fiyat üzerinden, kişi başı alım hakkı 6 bilet ile sınırlandırılarak resmi satış platformları üzerinden satışa açılmış, yine çok kısa sürede biletleri tükenmiştir. Bilet fiyatları hakkında yapılan eleştirilere karşılık olarak belirtmek isteriz ki; Epifoni bugüne kadar tüm konser satışlarını, dünya genelinde uygulanan, kademeli avantajlı dönem yöntemiyle ve her döneme baştan kota belirleyerek gerçekleştirmiştir. Bu konser özelinde de avantajlı dönem bilet fiyatları, grubun kaşesi ve toplam maliyetler hesaplanmış, fiyatlar Scorpions grubunun da onayından geçerek belirlenmiştir. Son olarak sosyal medyada ve farklı ilan sitelerinde gördüğünüz karaborsa bilet satışlarına itibar etmemenizi rica ederiz. Scorpions konser biletlerinin sadece resmi satış platformları üzerinden satılmış olduğunu yineleriz. Müzik dolu günlerde görüşmek üzere!”

Daha önce birçok kez Türkiye’de sahne alan grup en çok “Still Loving You”, “Wind of Change”, “Rock You Like a Hurricane”, “Send Me an Angel” ve “Always Somewhere” şarkılarıyla tanınıyor.  Her biri rock tarihine geçmiş, nesiller boyunca dinlenmiş, dillere pelesenk olmuş efsanevi şarkıları arka arkaya dinleyebileceğiniz konserde Alman grup Scorpions unutulmaz bir performans sergileyecek!

Read More

MİT gizli silahlarını sergiledi: Robot kravat, ses kayıt cihazları

Mili İstihbarat teşkilatı (MİT), gizli takiplerde ve casuslara karşı kullandığı tarihi cihazlarını sergiledi. İlk kez halkın bilgisine sunulan cihazlar arasında gizli kameralı robot kravatlar, ayak topuklarına gömülü gizli ses kayıt cihazları, tuğlalara gizlenmiş kameralar var. Sergiyle MİT’in, İngiliz casus, Arabistanlı Lawrence’a bir motorsiklet ile takip evraklarını da arşivinde bulundurduğu anlaşıldı.

Bu yıl kuruluşunun 97’nci yılı kutlanan MİT’in, Türk İstihbarat tarihinde farklı dönemlerine ait belgeler ve ekipmanların bulunduğu ‘Temas İstanbul’ sergisi AKM’de açıldı.
11 Şubat tarihine kadar ziyaretçilerini bekleyen sergide “Vatan”, “Gelenek”, “Gelecek” ve “Gurur” başlıklı dört farklı bölüm bulunuyor.
Serginin Küratörü Zihni Tümer, Arabistanlı Lawrence’ın, Anadolu’dan geçisi sırasında elde edilen takip evraklarının da sergide yer aldığını söyledi.  MİT’in Milli Emniyet Hizmeti ismiyle çalışmalarını yürüttüğü dönemde, İngiliz casusun Anadolu’dan geçişi sırasında takip edildiği anlaşıldı.
Yine İngiliz istihbarat ajanının kullandığı motor da sergide yer alıyor.
Kuş ayakları, taşlar, tuğlalar ve türlü göze batmayan kravatlar ve ses kayıt gibi şifreli şeyler, telsiz basküller gibi alışılmış formun dışında saklanabilecek, gizlenebilecek bilgi ve görseli taşıyabilmeye yarayan birçok nesne de sergilenen eşyalar arasında yer alıyor.
MİT’in kayıt için kullandığı saatlerde de ilk kez sergilendi. Sergi 19 Ocak – 11 Şubat tarihleri arasında  Pazartesi günleri hariç 11.00-20.00 saatleri arasında ziyarete açık olacak.
1965-80 yıllar arasında kullanılan robot kravat, broş görünümü ve 1.5 cm çapındaki bir kamera sayesinde operasyonlarda görüntü almayı sağlıyordu.
Read More

El Hamra Sarayı ile Ulu Cami motifleri aynı panoda bir araya geldi

Kastamonu’da yaşayan marangoz Çetin Küçük, İspanya’daki Endülüs Emevi Devleti’nden kalma El Hamra Sarayı ile Bursa’daki erken dönem Osmanlı eseri Ulu Cami’den motifleri ahşap panoya işliyor.

Bursa’da yaşayan avukat Yasin Yener, İspanya gezisi sırasında Endülüs İslam mimarisinin bugüne ulaşan en önemli eserleri arasında yer alan El Hamra Sarayı’nı da ziyaret etti. Saraydaki ahşap işçilikten çok etkilenen Yener, sarayın duvarları ile sütunlarına Arapça olarak işlenen “Allah’tan başka galip yoktur” yazısı ile Bursa’daki Ulu Cami‘de bulunan süslemelerin yer aldığı ahşap bir pano yaptırmaya karar verdi. Yener, panoyu yaptırmak için Kastamonulu marangoz Çetin Küçük’e ulaştı. Küçük, el işçiliğiyle 222 santimetre boyunda, 113 santimetre genişliğindeki ahşap panoyu yapmak için 4,5 aydır emek veriyor.Panonun kenarına El Hamra Sarayı‘ndaki Arapça “Allah’tan başka galip yoktur” ifadesi ile bazı motifler, iç kısmına da Ulu Cami’deki işlemeler yapılıyor. Yener, El Hamra Sarayı ile Ulu Cami’nin sanatsal güzelliğinden etkilendiğini söyleyerek, “Bu ikisini birleştirmek istedim. Ciddi el işi olduğu için bu işi yapacak kişiyi bulmakta zorlandım. Kastamonu’da Çetin ağabeye ulaştık. O da bizi kırmadı” dedi. Sanatın insan yaşamında önemli bir yerde bulunması gerektiğine inandığını dile getiren Yener, “Sonuçta bu sanatı icra ettiğimiz şey bir odun parçası. Çıplak haliyle bir değeri yok ama iyi bir ustanın elinde işlendiğinde sanat eseri oluyor. Bu, beni çok etkilediği için böyle bir şey yaptırmak istedim” ifadelerini kullandı.

Çetin Küçük ise Kastamonu El Sanatları Eğitim Merkezinde usta öğretici olarak görev yaptıktan sonra 2016’da emekli olduğunu, ardından evinin altındaki küçük atölyede çalışmalarını sürdürdüğünü belirtti. Farklı modellerde ahşap ürünler yaptığına işaret eden Küçük, “Yasin Yener, El Hamra Sarayı’ndaki işlemeleri beğenip cep telefonuyla fotoğrafını çekti. Bir arkadaşım vasıtasıyla bana ulaştı, ‘Bunu yapabilir miyiz?’ diye sordu. Yaklaşık 45 gün çizimleri sürdü. Sonra çizimleri ahşaba geçirdik ve başladık oymaya” diye konuştu. “TOPLU İĞNEYLE KUYU KAZMAK GİBİ”

Çalışmalarını 4,5 aydır sürdürdüğünü vurgulayan Küçük,  “Bitmesine yaklaşık 1 ay daha var. ‘La galibe illallah’ yazısıyla dönen bir çerçevesi var. 24 tane oyduk çerçeveye. En az 2 ay sadece ‘La galibe illallah’ yazısına uğraştım. İçinde de Selçuklu yıldızı dediğimiz yıldız var, bize ait modeller. 15 yıllık sanat hayatımda bu kadar uzun süren bir iş yapmamıştım. Gerçekten çok emek verdim. Zor işçilikti. Gözlerimden yaş geliyor bazen. Toplu iğneyle kuyu kazmak gibi. Basit bir iş değil” dedi. Atölyesinde yalnız çalıştığını, eserin büyük olması nedeniyle çevirmek gerekirse yoldan geçenlerden yardım istediğini belirten Küçük, “Bu yazıyı yazarken aynı zamanda zikrediyorum. Bu zikirle tokmak ve çekici vurduk. İnşallah asıldığı yere de bize de bir faydası olur” dedi.

Read More

Ayşen Gruda’nın unutulmaz filmleri

Ünlü tiyatrocu ve sinema sanatçısı Ayşen Gruda, üç yıl önce bugün, 74 yaşında pankreas kanserinden hayata gözlerini yumdu. İlk rolünü 1962’de canlandıran Türk sinema camiasının ‘domates güzeli’, ardında çok sayıda film bıraktı. İşte ölümünün 3. yıl dönümünde anılan Ayşen Gruda’nın unutulmaz filmleri…

Hababam Sınıfı (Yarışma Sunucusu) 1975Gariban Şakir 1975Delisin (Şaziment) 1975Bizim Aile Bizim Aile (Feride) 1975Bitirimler Sınıfı (Cevriye) 1975
Bir Araya Gelemeyiz (Neriman Kıraç) 1975Ve Silahlara Veda  1966
Güngörmüşler (Hizmetçi Fatoş) 1976Gülşah Küçük Anne (Ebe Hanife) 1976Arabacının Aşkı (Nahide Şerbet) 1976Aile Şerefi(Ayşe) 1976Ah Dede Vah Dede (Alev Sururi Seslendirmesi) 1976Vay Anasına 1975Televizyon Çocuğu (Recep’in Eşi) 1975Hanzo (Feride) 1975
Süt Kardeşler (Emine) 1976
Tosun Paşa (Tellioğlu Zekiye) 1976
Gülen Gözler (Fikret) 1977Öyle Olsun (Ayşe Huyugüzel) 1976
Seyahatname 1977Sarmaş Dolaş (Müjgan) 1977Hababam Sınıfı Tatilde (Ayşe) 1977
Çöpçüler Kralı  (Hacer) 1977
İbo ile Güllüşah (Nazlı) 1977
Şabanoğlu Şaban  (Safinaz) 1977
Avanak Apti (Nevin Şenses) 1978
Doktor (Hemşire Sabahat) 1979Neşeli Günler (Nilgün) 1978
Şark Bülbülü (Fethi’nin Kız Kardeşi) 1979
Renkli Dünya  (Ayşe Güngören) 1980
Davaro (Ayşo ) 1981Yedi Kocalı Hürmüz (Havva) 1980
Gırgıriye (Sevim) 1981
Adile Teyze (Ayşe) 1982Hababam Sınıfı Güle Güle (Melahat) 1981
Doktor Civanım (Şadiye) 1982Buyurun Cümbüşe (Zehra) 1982
Görgüsüzler (Ayşegül) 1982Dolap Beygiri (Hacer) 1982
Gırgıriyede Büyük Seçim (Sevim) 1984Şekerpare (Peyker) 1983Neşeli Kuklalar 1983Şıngırdak Şadiye (Dilber) 1982Çiçek Abbas (Şükriye) 1982
Fakir Milyoner (Fehamet)1985Deliye Hergün Bayram (Ayşe) 1985Bir İlkbahar Sabahı 1985Aşık Oldum (İnci) 1985Namuslu (Naciye) 1984Lodos Zühtü (Selma) 1984Kızlar Sınıfı (Ayten Hoca) 1984
Şendul Şaban (Ayşen) 1985
Çileli Damat (Gül’ün Annesi) 1985
Yeter Be (Fatma) 1985
Uyanıklar Dünyası (Ayşe) 1985Sarı Öküz Parası (Ayşe) 1985Mavi Muammer 1985Köşeyi Dönenler 1985Gazino Bülbülü (Fatma) 1985
Kocamın Nişanlısı (İdamlık Seher) 1986Kiralık Ev (Ayşe) 1986Karım Beni Aldatırsa (Zuhal) 1986Karamanın Koyunu (Ayşe) 1986Huysuz (Nazlı) 1986Hayroş 1986Aşk Dediğin Laftır 1986Ağa Bacı (Kadırgalı Leyla) 1986Ayşe ile Ali (ayşem) (Ayşe) 1986
Felekten Bir Gün 1987Etme Bulma 1987Banko Altılı Ganyan/Gönüllü Kahraman 1987Aile Pansiyonu (Hacer) 1987Yaygara 86 1986Olacak O Kadar 1986Neşeye Bak Neşeye 1986Mavi Muammer 3 1986Lotto Kralı (Ayşe) 1986
Güzel Bir Gün İçin 1989Süper Baba (Edalı) 1988Hisseli Harikalar Kumpanyası (Prenses Mehtap) 1988Şam Fıstık (Safinaz) 1987Çantada Keklik 1987Seyyar Kamil (Gülbahar)Gönlübol (Emine) 1987
Kızlar Sınıfı 1994Kaygısızlar (Sabriye Kaygısız 1994 – 1998)
İnsanlık Hali 1993Üçüzler (Aynur) 1993Rumuz Sev Beni (Zekiye) 1993Ana (Ana) 1991Bir Milyara Bir Çocuk 1990Yarı Şaka Yarı Ciddi 1989
İlişkiler (Seher) 1997Kılıbıklar Mahallesi 1997Hayvanlara Dokunduk 1997Ana Kuzusu (Cevriye Hanım) 1997Çılgın Bediş 3. Sezon (Tarih Öğretmeni) 2001Mesela Dedik 1996Palavra Aşklar 1995Şenlik Var (Aynur) 1994İnce İnce Yasemince 1994
Cennet MahallesiCennet Mahallesi (Hatice) 2004Yeşilçam Denizi (Dometes Güzeli) 2003Sultan Makamı (Dursun) 2003Hababam Sınıfı: Merhaba (Ayşe Hanım) 2003Yarı Şakı Yarı Ciddi 2000Tersine Dünya a 2000Bana Babamı Anlat (Bedia) 2000Evimiz Olacak mı? (Zevahir) 1999Salacak Öyküleri 1998
İki Aile (Rukiye) 2006Fırtına (Feraye) 2006Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu (Safiye Ana) 2006Ömer Seyfettin: Perili Köşk (Babaanne)2005 Ömer Seyfettin: Fon Sadristsyn Karısı ve Oğlu (Hala) 2005Çılgın Yuva va (Güllü) 2005Sen misin Değil misin?(Leman) 2005Keloğlan Kara Prens’e Karşı (Sultan) 2005Güz Yangını (Rukiye) 2005Çemberimde Gül Oya 2004Perili Ev (Latife) 2004Dayı (Muazzez) 2004
Huzurum Kalmadı (Hanım Ağa Dilber) 2011Kukuriku – Kadın Krallığı 2010Gecekondu (Kendisi) 2010Zoraki Başkan (Sebahat) 2009Aile Reisi (Domates Güzeli) 2009Sevgili Düşmanım 2008Peri Masalı (Müzeyyen) 2008Mert ile Gert (Servet Hala) 2008Kötüler Konağı (Emine) 2008Kağıt (Şahane Hanım) 2008Gece Gündüz (Hayriye) 2008Fesupanallah (Yüksel Teyze ) 2007Cumhur Cemaat 2007
Çılgın Dersane Üniversitede (Nevra) 2014Seni Seviyorum Adamım (Anneanne)Ruhumun Aynası (mehpare) 2014Pek Yakında (Remziye Güneş) 2014Meleklerin Mucizesi (Şazer Teyze) 2014Çakma HayatÇakma Hayat 2013Qüfür (Anukyan) 2013Hoştanlı Kalaylı Saray (Süt Anne) 2013Bebek İşi (Hayriye) 2013İbret-i Ailem 2012Krem 2012Ya SonraYa Sonra (Safiye Hanım) 2011Pazarları Hiç Sevmem (Fevziye) 2011Leyla ile Mecnun 3. Sezon (Hidayet’in Annesi) 2012
Sevgili Komşum 2018Babamın Ceketi (Ayşen) 2018Bizim Hikaye (Yedi Bela Aysel) 2017
Mahrumlar (Nefize Teyze) 2016Dedemin Fişi (Darende Teyze) 2016İlişki Durumu: Karışık (Nacinin Annesi Kudret) 2015Sucu Kamil (Sevgi) 2015Kötü Kedi ŞerafettinEv sahibi Hasene / ses) (2015Güvercin Uçuverdi (Hamiyet Taşkın) 2015Beş Kardeş (Mukadder) 2015Altın Horoz 2015
Read More

Notre Dame'ın Kamburu balesi yeniden sahnede

Çingene kızı “Esmeralda” ile kambur kilise zangocu “Quasimodo”nun aşkını anlatan “Notre Dame’ın Kamburu” balesi, İzmir Devlet Opera ve Balesi tarafından şubat ve mart aylarında yeniden sahnelenecek.

İzmir Devlet Opera ve Balesinden yapılan açıklamaya göre, üç sezondur seyirciyle buluşan ve beğeni toplayan “Notr Dame’ın Kamburu” balesi Victor Hugo’nun aynı adlı romanından esinlenerek sahneye uyarlandı. Balenin müziklerine Cesare Pugni, müzik düzenlemesine Bujor Hoinic imza attı. “Notre Dame’ın Kamburu” balesinin koreografisi ve librettosunu ise Göksel Armağan Davran ile Ahmet Volkan Ersoy hazırladı.

Orkestra şefinin Tolga Taviş olduğu eserde, dekor tasarımını Çağda Çitkaya, kostüm tasarımını ise Gülay Korkut üstlenecek. Eserde, birçok fiziksel eksikliğe ve çirkinliğe sahip olmasıyla karakterize edilen zangoç Quasimodo’nun üç saat süren makyajı ve eserin dönemine uygun görkemli dekorları da izleyicinin beğenisine sunulacak. “Notre Dame’ın Kamburu” 1, 3, 6, 8, 10 Şubat ve 2, 4, 6 Mart’ta Bornova Kültür ve Sanat Merkezi Necdet Aydın Sahnesi’nde izlenebilecek

Read More

Ata Demirer 3 yıl aradan sonra yeni gösterisiyle sahnelere dönüyor

Komedyen, oyuncu ve müzisyen Ata Demirer, 3 yıl aranın ardından “Ata Demirer Gazinosu” adlı gösterisiyle 16 Şubat’ta izleyicilerle buluşacak.

Ata Demirer, 3 yıl aradan sonra yeni gösterisiyle sahnelere dönüyor.

Türk sanat müziğinden operaya, türküden pop müziğine, tavernadan arabeske kadar geniş bir repertuvar ve stand up gösterisiyle sahneye çıkacak Demirer’e, müzisyen Taşkın Sabah yönetimindeki orkestra eşlik edecek.

Ata Demirer, daha önce “Tek Kişilik Dev Kadro 1” ve “Tek Kişilik Dev Kadro 2” adlı stand up gösterisiyle 16 yıla yakın seyirci karşısına çıkmıştı. “Ata Demirer Gazinosu”nun ilk etkinliği 16 Şubat’ta Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde (PSM) gerçekleştirilecek. Demirer, ardından 22 Şubat ve 15 Mart’ta Zorlu PSM’de, 20 Mart’ta Bostancı Gösteri Merkezi’nde, 1 Nisan’da Zorlu PSM’de, 22 ve 23 Mart’ta ise Ankara Congresium’da sahne alacak.

Read More

Barış Manço vefatının 25. yıl dönümünde anılıyor

Gülpembe, Dağlar Dağlar, Unutamadım, Arkadaşım Eşek gibi şarkılarıyla hafızalara kazınan usta sanatçı, çocukların ‘Barış Ağabeyi’ Barış Manço vefatının 25. yıl dönümünde anılıyor. İşte Anadolu rock türünün kurucuları arasında sayılan, modern zamanların ozanı Barış Manço hakkında bilgiler ve bilinmeyen fotoğrafları…

Türkiye’nin efsane sanatçılarından biri olan, 1 Şubat 1999 yılında kaybettiğimiz Barış Manço vefatının 25. yıl dönümünde anılıyor…
2 Ocak 1943 yılında İstanbul’da doğan Barış Manço, Türkiye’de rock müziğin öncüleri arasındadır. Manço’nun müziğe başlangıcı ise Galatasaray Lisesi’nde oldu.
ilk 45’liği Grafson Plak etiketiyle 1962 yılında yayınlandı. Barış Manço, Eylül 1963’te Belçika Kraliyet Akademisi’nde yüksek öğrenim görmek için Türkiye’den ayrıldı.
1970 yılının Kasım ayında, Dağlar Dağlar adlı plağını yayınladı. 700.000’den fazla satan Dağlar Dağlar’la birlikte yıldızı parladı. Dağlar Dağlar, Manço’ya Platin Plak Ödülü’nü kazandırdı.
1981 yılının sonlarına doğru “Sözüm Meclisten Dışarı” albümünü çıkaran Manço, müzikal kariyerinin zirve noktalarından birini yaşadı. Aynı yıl ilk kez baba olma heyecanını tattı.
Bestelediği 200’ün üzerindeki şarkısı, kendisine on iki altın ve bir platin albüm ve kaset ödülü kazandırdı.
Bu şarkıların bir bölümü daha sonra Arapça, Bulgarca, Flemenkçe, Almanca , Fransızca, İbranice, İngilizce, Japonca ve Yunanca olarak yorumlandı.
Hazırladığı televizyon programıyla Dünya’nın pek çok ülkesine giden Manço 1991 yılında Türkiye Cumhuriyeti Devlet Sanatçısı Unvanı’na layık görüldü. Manço, 1 Şubat 1999 tarihinde, 56 yaşındayken Kadıköy’deki evinde geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etti.
Ünlü sanatçının küçük oğlu Batıkan Manço, geçtiğimiz yıl babasına olan özlemini dile getirmişti. Barış Manço’nun vefat ettiği sırada 15 yaşında olan oğlu Batıkan Manço, ölüm haberi ile hayatının altüst olduğunu, “Kamyon çarpmışa döndüm” sözleriyle anlatmıştı.
“HİÇ TANIMAYANLAR ŞARKILARINI EZBERE SÖYLÜYOR”
Müzikle uğraşan Doğukan Manço’nun yanı sıra Batıkan Manço, ailenin kameralara daha uzak duran en küçük ferdi. 18 yıl boyunca babasına olan saygı ve sevginin hiç eksilmeden devam ettiğini bundan da büyük gurur duyduğunu belirten Manço; “Bu yıl 18 yıl olacak. Fakat hiçbir zaman dinmeyen bir sevgi alaka gördük her zaman. En çok gururlandığımız kısımda Barış Manço’yu hiç tanımamış çocuklar bile şarkıları ezbere söylüyorlar ”demişti.
“BABAMIZI KISKANDIK”
Müzikle uğraşmasının yanısıra yaptığı televizyon programlarıyla çocukların sevgilisi olan Barış Manço’yu, küçük oğlu o dönemlerde çok kıskandığını anlatmıştı. Batıkan Manço programdaki çocuklardan babasını kıskandığı için programa başvuru yaptığı dönemi şu sözlerle anlatmıştı; “Adam Olacak Çocuk programı ilk başladığı zamanlarda ben ve abim boykot edermişiz hiç televizyonu açmazmışız. Abim odayı terk edermiş ben arkamı dönermişim ama yine de dinlermişim.”
“OTURUR ONU İZLERDİM”
“Benim babama her zaman hayranlığım vardı. Ne zaman televizyonda görsem radyoda duysam oturur izlerdim dinlerdim. Adam olacak çocuğa katılma talebinde bulundum. Doğukan’ın yaşı kurtarmıyordu ama ben katıldım. Geçenlerde kaydını izlemiştik. Domates biber patlıcan şarkısını domates biber salça diye değiştirmiştim. Programa katılacak kadar şanslıydım.”
Sanatçının yaşadığı ev ise 2010 yılında Kadıköy Belediyesi ve Manço ailesi iş birliği ile müzeye dönüştürüldü.
Read More

Evrim Demirel ile klarnet ustası Vasilis Saleas aynı sahneyi paylaşacak

Besteci, piyanist ve akademisyen Evrim Demirel, Yunanlı klarnet ustası Vasilis Saleas ile 7 Mart’ta müzikseverlerle buluşacak.

Sanatçı Evrim Demirel, “Makamsız Project” ve “Kadim” albümlerinden oluşan repertuvarıyla Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda sahne alacak. Eserlerinde Türk müziği ile cazı birleştiren Demirel, müzikal hayatına ve çalışmalarına ilişkin yaptığı açıklamada, müziğe olan sevgisinin çocukluk yıllarında başladığını söyledi. İzmir Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi’ndeyken piyano çalmaya başladığını dile getiren Demirel, “Daha sonra kompozisyona merak saldım. Lise yıllarında da caza çok meraklıydım. Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi’nde kompozisyon okudum. Oradan Hollanda’ya geçtim, hem caz piyano hem kompozisyon okudum. Hollanda’ya giderek müzik hayatımda önemli bir merhale kat etmiş oldum” dedi. Demirel, yüksek lisans öğrenimini Amsterdam Konservatuvarında Theo Loevendie ile kompozisyon dalında tamamladığını belirterek, “2007’de Türkiye’ye döndüm. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarında doktoramı yaptım. Akademik kariyerim bir yandan devam etti. 2017’de İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarında caz bölümünü açtık. 2021’de profesörlüğümü aldım. Şu anda Caz Ana Sanat Dalı Başkanı olarak görev yapıyorum” diye konuştu.

Hem besteci hem de caz piyanisti olarak aktif bir sanat hayatının olduğunu aktaran başarılı müzisyen, “Bugüne kadar sahne müzikleri, opera, senfonik yapıtlar, oda müzikleri besteledim. Eserlerim çok çeşitli ülkelerde seslendirildi, özellikle Avrupa ülkelerinde. 2022’de ‘Avrupa Bestecilik Ödülü’nü kazandım. Yakın zamanda Gedik Filarmoni Orkestrası için bir piyano konçertosu besteledim. Bir yandan caz çalışmalarım devam ediyor. Şu ana kadar çeşitli albümlerim yayınlandı. En son yayınlanan albümüm ‘Kadim’ ve ‘Makamsız Project’. CRR’de de bu albümlerin konserini yapacağız. Çeşitli müzisyenlerle iş birliği ile konserler vermeye devam ediyorum” dedi.

Türk müziğinden oldukça etkilendiğinin altını çizen Demirel, “Bu alanı tanımaya çalışıyorum. Bu alanda aktif olan yakın arkadaşlarım var. Onlarla iş birliği yapmak beni çok besliyor. Çünkü Anadolu toprakları her anlamda, müzikal anlamda da çok zengin. Bu mirastan yararlanmayı kendime hak görüyorum ve Türk müziği, caz ve klasik müzikle ilgili işleri birleştiriyorum” değerlendirmesini yaptı.

Evrim Demirel, son çıkan albümlerine ilişkin “Kadim, aslında Anadolu topraklarında antik dönemden bu yana olan seslerin bana iletilmesi diyebilirim. İçerisinde bana ait 5 beste var. Birincisi Kadim, ikincisi Ziggurat, İlk Peşrev, Meddah ve Su eserleri. Bunların hepsinde derinlemesine bir Türk müziği var. Burada önemli bir isim de var; Murat Tırnak. Tırnak, Türk müziği nefesli sazlarını virtüöz düzeyinde çalabilen bir duayen ve çeşitli çalgıları çalıyor albümde. Mesela Kadim’de duduk, Ziggurat’ta zurna, İlk Peşrev’de ney var. Bir yandan da içinde caz müzisyenleri var, Kaan Yıldız ve benim gibi. Bu albümde çeşitli müzisyenler ortak bir alanda buluşup, yeni bir söylem peşinde koşuyor. Makamsız Project de caz ve Türk müziğini bir araya getiren dünya müziği projesi. Bu dünya müziği projesine çok önemli bir konuk getiriyoruz. Vasilis Saleas, makamsal klarnet ekolünün önemli temsilcilerinden birisi. Makamsız Project ile onu ağırlamak çok heyecan verici. 7 Mart’ta yapacağımız konser, Vasilis’in katkılarıyla daha da ilgi çekici olacak” ifadelerini kullandı. Makamsız’ın kendisinin ortaya koyduğu bir kavram olduğuna işaret eden Demirel, “Hatta Alman müzikolog Martin Greve, yıllar sonra ‘Makamsız’ isminde, Türk müziğini incelediği bir kitap yazdı. Orada da benim makamsız kavramıma gönderme yaptı. O yüzden çok mutluyum. Makamsız aslında 2006 yılında Kalan Müzik’ten ilk defa yayınladığım albümün ismi. Orada Türk müziği ile çağdaş müzik arasında bir dünya yaratmaya çalışmıştım. Yıllar sonra Türkiye’de vizyonumu anlayacak ve onu paylaşabilecek müzisyenlerle karşılaştıktan sonra ‘Makamsız Project’, yani onun caz dünyasındaki karşılığını ürettim. Müzisyenlik hiç bitmeyen bir iş. Bizim için istikrar, çalışmak, üretmek, devamlılık her şeyden daha önemli” ifadelerini kullandı.

“TARİHTEN ÇOK ETKİLENİYORUM”

Demirel, yeni konser rotası için önemli festivallerle görüşme halinde olduklarını kaydederek, eserlerinde ilham aldığı noktalara dair şunları söyledi: “Tarihten çok etkileniyorum. Bu topraklara dair konularla ilgileniyorum ve bunlara dair eserler ortaya koyuyorum. Bunlardan birisi ‘Ninatta’. 2017’de İstanbul Devlet Opera ve Balesi bu operamı sahneledi. Librettosu Ahmet Ümit’e ait. Beraber çalıştık. Başka bir operam Freiburg’da sahnelendi. Onun da ismi ‘Europa’. Fenikeli bir kadının kaçırılması, Zeus’un boğa kılığında onu Avrupa’ya taşımasıyla ilgili. Ninatta da Hititlerle ilgili. Bu tarihi konular cezbediyor ve bu tip çalışmalara devam ediyorum.” Cazın içerisinde doğaçlama bir müzik olduğunun altını çizen Demirel, “O anda hislerinizi filtresiz olarak sunabiliyorsunuz. Bu çok çekici. Orada müthiş bir özgürlük alanı olduğunu düşünüyorum” dedi. Seneye sahnelenmesi planlanan bir müzikal üzerine çalıştığını aktaran müzisyen Demirel, Kudsi Ergüner, Okay Temiz ve Erkan Oğur’un aralarında olduğu müzisyenlerle birlikte çalışmanın sanat hayatına önemli izler bıraktığını sözlerine ekledi.

Read More

Modern Dans Topluluğu Winterreise eserini sahneleyecek

İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB) Modern Dans Topluluğu MDTistanbul, “Winterreise” (Kış Yolculuğu) eseriyle 17 Şubat’ta, Kadikoy Belediyesi Süreyya Opera Salonu’nda sanatseverlerle buluşacak.

İDOB’dan yapılan açıklamaya göre topluluk, Avusturyalı besteci Franz Schubert’in bestelediği, Alman şair Wilhelm Müller’in kaleme aldığı 24 parçalık şiir dizisi Winterreise eserini yorumlayacak. Dramatik bir yolculuğu anlatan eser, aşkı kaybederek yalnız yaşayan yolcunun, köyünü ve sevdiklerini geride bırakarak, kendi varoluşunu ve yaşamın anlamını sorgulamasını işliyor. Deniz Özaydın, Evrim Akyay, Emre Karaca, Huri Murphy, İsmet Köroğlu, Mert Öztekin ve Tuğçe Göncü’nün koreograf olarak yer aldığı eserin librettosu ve yönetimi Mert Öztekin’e ait. Eser, bariton Kevork Tavityan ile yaylı çalgılar dörtlüsü Aslı Ceren Gürkan, Pınar Gizem Korkmaz, Verda Gül ve Gözde Öcal Güvemli’nin eşliğinde sahnelenecek. Kağıt israfına dikkati çekmek ve geri dönüşüme katkı sağlamak amacıyla farklı kurumlardaki atık kağıtların kullanıldığı etkinliğin dekor ve kostüm tasarımını Olcay Engin Kaymaz, görsel ve ışık konseptini Burhan Yücel üstlendi. Eser, 20 Şubat’ta Kadıköy Belediyesi Süreyya Opera Sahnesi’nde, 5 Mart ve 2 Nisan’da Atatürk Kültür Merkezi Tiyatro Sahnesi’nde yeniden sahnelenecek.

Read More