Arama: Kadın & Moda

Kadın kategorisinde genel olarak Moda başta olmak üzere Kadın’a dair her şey yer almaktadır.

2. Mehmet operası bu akşam AKM'de seyirciyle buluşacak

Dünyaca ünlü besteci Gioachino Rossini ve librettist Cesare della Valle tarafından kaleme alınan “2. Mehmet” (Maometto II) operasının prömiyeri bu akşam Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) gerçekleştirilecek.

İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB) bünyesinde sahnelenecek eser, Fatih Sultan Mehmet‘in Venedik Cumhuriyeti hakimiyetindeki Eğriboz kuşatması sırasında yaşadıklarını anlatıyor. Eser aynı zamanda Gioacchino Rossini’nin en yenilikçi ve iddialı operası olarak değerlendiriliyor. Ünlü orkestra şefi Alessandro de Marchi’nin yönetimini üstlendiği esere İDOB Orkestrası eşlik ederken, rejiyi daha önce birçok Gioacchino Rossini oyunu sahneye koyan Renato Bonajuto yönetiyor. Eserin dekor tasarımını Zeki Sarayoğlu, kostüm tasarımını Gizem Betil, ışık tasarımını Ahmet Defne yaparken, İstanbul Devlet Opera ve Balesi Korosu’nu Paolo Villa yönetiyor. Eserdeki koreografi ise Nil Berkan İmzalı.TÜM DEKOR VE KOSTÜMLER İDOB ATÖLYELERİNDE HAZIRLANDI Operanın rejisörü Renato Bonajuto, orkestra şefi Alessandro de Marchi, oyuncular Mert Süngü, Burak Bilgili ve İDOB Müdürü Caner Akgün prömiyer öncesi yapılan son provada AA muhabirine açıklamalarda bulundu. AKM ve İDOB’un tüm imkanlarının kullanıldığı hacimli bir operanın repertuvara eklenmesi hakkında Akgün, marangozdan kunduracısına, demirden boyahanelere kadar tüm prodüksiyonu yerli imkanlarla İDOB atölyelerinde yaptıklarını anlattı. Akgün, “Yaş sınırı düşük bir seyirci kitlemiz var. Gençlerin ve orta yaşlı kesimin de Fatih Sultan Mehmet’in bu incelikli yapısını tanımaları bizi çok mutlu ediyor.” dedi. “BÖYLE BİR SAHNEYİ AVRUPA’DA BULMAK ÇOK ZOR OLUYOR” Rejisör Renato Bonajuto, AKM Türk Telekom Opera Salonu teknolojisinin gelişmiş olduğuna değinerek, “2. Mehmet” gibi komplike bir sahne kurgusuna sahip operada, dönen sahne, asansör gibi tüm imkanlardan yararlandıklarını söyledi. Bu eser için sahnedeki bütün özellikleri kullandıklarını belirten Bonajuto, “Dönen sahne, asansörler, ışıklar. Mutluyuz, çünkü böyle bir sahneyi Avrupa’da bulmak çok zor oluyor. Bu çok büyük bir şans İstanbul için, Türkiye için.” diye konuştu. Orkestra şefi Alessandro de Marchi ise, Türkiye’de ilk defa bulunmanın kendisi için çok güzel bir his olduğunu, İDOB Orkestrası ile yakaladıkları uyumla birlikte ilk anından beri kendini evinde gibi hissettiğini ifade etti. AKM sahnesi hakkında Marchi, “Burada ufak detaylar üzerine çalışma imkanı bulduk. Bu kadar çok sesin, enstrümanın olduğu aynı zamanda gerçek bir atın olduğu bir sahnede detaylar önemli. Büyük resmin güzelliği buradan geliyor.” değerlendirmesini yaptı. “BU OPERANIN EVRENSEL BİR FİKRİ VAR” Oyunu daha önce Almanya’da da oynadıklarını ve Alessandro bir Rossini uzmanıyla çalışmanın çok keyifli olduğunu söyleyen Mert Süngü de, “Bu operanın evrensel bir fikri var. Fatih Sultan Mehmet yurt dışında da çok önemli bir figür, İtalya’da özellikle. Rossini’nin bunu yazma sebebi de bu.” diyerek, herkesin kendisinden bir parça bulabileceği “2. Mehmet” operasına sanatseverleri davet etti. Operada 2. Mehmet rolünde oynayan Burak Bilgili ise eserin dayandığı Eğriboz savaşının çok bilinmediğinden bahsederek, yurt dışında birçok sanatçının Türklere bakarken bir merhamet gördüğünü, hayranlık beslediğini aktardı. Rossini’nin teknik olarak Türkleri kahramanca bir bas tonla yazdığı yorumunda bulunan Bilgili, “Rossini, bir Türk opera sanatçısının Türk karakterini söyleyeceğini hayal edemezdi.” ifadesini kullandı. Eser, 24 Şubat’taki prömiyerinin ardından 28 Şubat, 2 ve 6 Mart’ta Atatürk Kültür Merkezi Türk Telekom Opera Salonu’nda sanatseverlerle buluşacak. “2. Mehmet” operasında “2. Mehmet” rolünde Burak Bilgili ve Doğukan Özkan, “Anna” rolünde Dilruba Bilgi ve Gülbin Günay, “Calbo” rolünde Barbora Hitay, Asude Karayavuz ve Esen Demirci, “Paolo Erisso” rolünde Mert Süngü ile Ufuk Toker, “Condulmiero” rolünde Berk Dalkılıç ve Yoel Keşap, “Selim” rolünde Hazal Ata ve Anıl Önder dönüşümlü olarak oynuyor.

Read More

Oyuncu Tolga Savacı hayatını kaybetti

Sinema oyuncusu Tolga Savacı, geçirdiği kalp krizi sonucu 60 yaşında yaşamını yitirdi. Savacı, uzun yıllardır eşi Nermin Bezmen’le Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) yaşıyordu.

80’li yıllar Yeşilçam filmlerinin sevilen oyuncusu Tolga Savacı (60), kalp krizi sonucu vefat etti.

Savacı’nın ani ölümünü eşi Nermin Bezmen, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu.

Bezmen, eşinin vefatını “Yüreğim kanıyor!!! Kanıyor!!! Kaybettim, dev yürekli sevdiceğimi. Ansızın çıktı sonsuza yolculuğuna. Ben yerle gök, yangınlarla buzlar arasında kayıplarda. Canım Sibel, Zeynep Savacı, canım evlatlarım Pamira, Cazım, Ariella, Shawn, canım torunlarım Pia, Shaya, Luna derin acımızı yaşıyoruz.” notuyla paylaştı.

TOLGA SAVACI KİMDİR?

6 Mayıs 1963’te İstanbul’da doğan Tolga Savacı, Fransız Koleji’ni bitirdikten sonra 1983 yılında İtalya’da mankenlik eğitimi aldı.

Savacı, 1985 yılında Banu Alkan’la başrolde yer aldığı “Arzu” filmiyle beyazperdeye adım attı.

80’LERDE BİRÇOK FİLMDE ROL ALDI

Tolga Savacı, 80’li yıllarda Banu Alkan ve Hülya Avşar başta olmak üzere birçok kadın yıldızla çeşitli filmlerde yer aldı.

2015 yılında yazar Nermin Bezmen’le evlenen Savacı, ABD’de yaşamaya başlamıştı.

Read More

Fransız yıldız Alain Delon'un evinden cephanelik çıktı: 72 silah ve 3 bin mermi ele geçirildi

Fransız sinemasının efsane ismi Alain Delon’un evinde polis arama yaptı. 88 yaşındaki ünlü oyuncunun evinde 72 silah ve 3 binden fazla mermi ele geçildi.

Fransız sinemasının altın çığının yıldız ismi Alain Delon’un evinden adeta cephanelik çıktı. Aktörün Paris’in yaklaşık 135 kilometre güneyindeki Douchy-Montcorbon’daki evinde yapılan aramada çok 72 silah ve 3 binden fazla mermi ele geçildi. 

BBC’de yer alan habere göre arama, mahkeme tarafından gönderilen bir yetkilinin Delon’un evinde bir silah fark etmesi ve hakimi uyarması üzerine gerçekleşti.

Savcılar, Delon’un silah ruhsatının olmadığını söyledi.

Oyuncunun sağlığı, 2019’da felç geçirmesinin ardından son yıllarda daha kötüye gitti. Fransız medyasına göre Delon’un, açıklanmayan başka bir ciddi rahatsızlığı daha söz konusu.

ÇOCUKLARININ MİRAS KAVGASI

Sağlığı kötüleşen Alain Delon’un üç çocuğunun miras kavgası gündem olmuştu. 

Oğulları Anthony ve Alain-Fabien, kız kardeşleri Anouchka’nın babalarını manipüle ettiğini ve sağlık durumunu sakladığını iddia ediyor. Anouchka ise, kardeşlerinin babalarının hayatını tehlikeye attığını ve İsviçre’ye taşınmalarını engellediklerini söylüyor.

Oyunucunun çocukları birbirlerine karşı, hakaret, suçlama ve gizli kaydın basına yansıdığı bir yasal mücadele yürütüyor. 

Delon’un kamuoyu önünde aktör olarak son görünmesi ise 2019 yılındaki Cannes Film Festivali’nde oldu. Oyuncuya burada Fahri Altın Palimiye’ye layık görülmüştü. 

Read More

Araştırmacı yazar ve müzisyen Bayram Bilge Tokel, Sinan Yağmur imzasıyla çıkan “Aşkın Son Ozanı Neşet Ertaş” kitabının kendi eseri olan “Neşet Ertaş Kitabı”ndan intihal olduğu gerekçesiyle açtığı davayı kazandı. Tokel’e tazminat ödenmesine ve kitabın toplatılmasına karar verildi.

Araştırmacı yazar ve müzisyen Bayram Bilge Tokel’in, Sinan Yağmur aleyhine açtığı intihal davasında karar çıktı. Ankara 2. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’nde görülen dava sonucunda, 2022’de piyasaya çıkan kitapta bilirkişi raporlarıyla intihal tespit edilerek, kitabın yeniden basımının, yayımlanmasının, dağıtımının engellemesine, basılan kitapların toplatılmasına, mahkeme kararının ulusal çapta yayın yapan en yüksek tirajlı gazetede yayımlanmasına ve Sinan Yağmur’un Bayram Bilge Tokel’e 11 bin 25 lira maddi tazminat ödemesine hükmedildi. Tokel’in vekili dava gerekçesinde müvekkilinin 1999’da yayımlanan “Neşet Ertaş Kitabı” isimli eserinin ünlü halk ozanı hakkında yazılan ilk eser olduğunu, toplam yedi baskı yaptığını, İngilizceye çevrilerek Bilkent Üniversitesinde ders kitabı olarak okutulduğunu belirtti. Yağmur’un kitabında “Neşet Ertaş Kitabı”ndan alıntılar yaptığını, iktibas ve alıntı kuralına uymadığı iddiası, bilirkişi heyeti tarafından iki kitap incelenerek değerlendirildi. Bilirkişi heyeti raporunda “davalıya ait kitabın içeriğinde yer alan davacıya ait kısımların, maksadın haklı göstereceği sınırın ötesinde olduğu” ifade edildi. Sinan Yağmur’un kitabında metin içindeki bilgileri nereden aldığına ilişkin bir kaynakça kullanmadığı ve kitabın sonunda da Bayram Bilge Tokel’in kaynak gösterilmediği vurgulandı.

Read More

Genç Kart uygulaması başladı (Genç Kart nedir, kimler kullanabilir, nasıl ve nereden başvuru yapılır?)

Gençlerin sanatsal etkinliklerden ücretsiz veya indirimli faydalanabileceği “Genç Kart” uygulaması Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Peki Genç Kart nedir, kimler kullanabilir, nasıl ve nereden başvuru yapılır?

“Genç Kart” sahipleri sanatsal etkinliklerden ücretsiz veya indirimli faydalanabilecek. Söz konusu Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın “Genç Kart” isimli kültür ve sanat projesi kapsamında gençler sanatsal etkinliklerden ücretsiz veya indirimli faydalanabilecek. GENÇ KART NEDİR? Bakanlığa bağlı müze ve ören yerleri ile Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve Atatürk Kültür Merkezi’ndeki sanat etkinlikleri bu kapsamda olacak. “Genç Kart” uygulamasından 18 yaşına giren gençler bir yıl boyunca faydalanabilecek. GENÇ KART NEREDEN ALINIR? Başvuru tarihi henüz açıklanmadı ancak önümüzdeki günlerde başvurulara ilişkin bilgilerin de paylaşılması bekleniyor.

NEREDEN BAŞVURU YAPILIR?

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “GençKart” uygulaması başvurularının e-Devlet üzerinden yapılabileceğini bildirdi. Bakan Ersoy, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “GençKart” uygulaması ile sanatsal etkinliklerden ücretsiz ya da indirimli faydalanma imkanı sağlayan Cumhurbaşkanı Kararı’nın, Resmi Gazete’de yayımlanmasından dolayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti. Ersoy, paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasından Devlet Tiyatrolarımıza, Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğümüzden Devlet Opera ve Balesi ile Atatürk Kültür Merkezine, kültür ve sanat kurumlarımızda sahnelenecek etkinliklerimizden gençlerimiz, bir kereye mahsus olmak üzere ücretsiz yararlanabilecek. 18 yaşındaki gençlerin bir yıl boyunca kullanabileceği bu kültür ve sanat projemiz ile Bakanlığımıza bağlı müze ve ören yerleri de ücretsiz olacak. Gençler, GençKart başvurularınızı e-devlet üzerinden yapabilirsiniz.”

Read More

Antalya Devlet Opera ve Balesi

Antalya Devlet Opera ve Balesi (DOB), romantik balenin önemli başyapıtlarından “Giselle”yi bu sezon son kez sanatseverlerle buluşturacak.

Antalya DOB‘dan yapılan açıklamaya göre, şubat ayında prömiyeri gerçekleştirilen ve kapalı gişe sahnelenen romantik balenin önemli başyapıtlarından “Giselle” balesi 7 ve 9 Mart’ta saat 20.00’de Haşim İşcan Kültür Merkezi’nde sahnelenecek. Konusunu Alman şair Henrich Heine’nin “Almanya Üzerine” adlı kitabında anlattığı Wililer efsanesinden alan bale, Fransız besteci Adolphe Adam’ın müzikleri üzerine Jean Coralli ve Jules Perrot’un koreografisiyle sahneye koyuluyor.Aşk, hüsran, ölüm, vicdan azabı, kavuşamama ve yeniden birleşme düşü ekseninde geçen eserde, orkestrayı şef Pavel Petrenko yönetiyor, eserin başkemancılığını Sibel Aydın üstleniyor.“Giselle” balesinin dekoru Çağda Çitkaya, kostümü Nursun Ünlü ve ışık tasarımı Mustafa Eski imzasını taşıyor. Doğaüstü ögelerle dolu bale, dans etmeyi çok seven, genç ve güzel, bir o kadar da utangaç Giselle adında bir köylü kızıyla kendisini ona “Loys” adlı bir çiftçi olarak tanıtan ve Giselle’ye delicesine aşık olan Kont Albrecht’in hikayesini konu alıyor. Bu sezon son kez sahnelenecek eserde, “Giselle”yi Rina Murata, “Albrecht”i Mersin Devlet Opera ve Balesi sanatçısı Ozan Demirbaş, “Hilarion”i Artur Ivanov, “Myrtha”yi Milina Fidan Özbek, “Köy Pas de Deux’i ise Haruna Takeda ve Kaname Noi canlandıracak.

Read More

60'dan fazla film ve televizyon kostümü açık artırmaya çıkıyor

İngiliz yazar Jane Austen’in kitabından uyarlanmış, 1995 yapımı Gurur ve Önyargı dizisinde ünlü oyuncu Colin Firth’un giydiği gömlek, açık artırmada bugün satışa çıkıyor. Müzayedede 60’tan fazla film ve TV kostümü satılarak tüm geliri hayır kurumlarına bağışlanacak.

İngiltere merkezli Kerry Taylor Auctions müzayede evi, 10 Mart’a kadar sürecek açık artırmada yayınlandığı sıralarda ünlü olan 60’tan fazla film ve TV kostümünün satılarak gelirin hayır kurumlarına bağışlanacağını duyurdu.
Londra’da yapılacak açık artırmada 1995 yapımı Gurur ve Önyargı filminde Colin Firth’un, göl sahnesinde kullandığı gömleğin fiyatının 10 bin pounda kadar çıkacağı ön görüldü.
Birçok ünlü film ve dizi kostümün satılacağı artırmada, Dame Maggie Smith’in Downton Abbey filmindeki Dul Grantham Kontesi rolündeki elbisesi de 800 ila 1200 pound arasında satışa sunulacak.
Paul Anderson’ın Peaky Blinders dizisinde canlandırdığı Arthur Shelby karakterinin kostümü ile Tom Hardy’nin canlandırdığı Alfie Solomons kostümleri açık artırmada satılacak ünlü kostümler arasında yer aldı.
Harry Potter filmleriyle de tanınan Helen McCory’nin ise Peaky Blinders dizisinde canlandırdığı Polly Gray elbisesi satılacak bir diğer kostüm.
Açık artırmada satılan diğer kıyafetler arasında Madonna’nın Evita’da giydiği ve tahmini fiyatı 60 bin pounda kadar çıkan Christian Dior balo elbisesi, Drew Barrymore’un Ever After’daki kostümü ve The French Lieutenant’s Woman’da Meryl Streep’in giydiği elbise ve pelerinde dikkat çeken kostümler arasında yer alıyor.
İşte açık artırmaya çıkacak kostümler…
Read More

Bugüne kadar En İyi Film Oscar'ı alan filmler

Amerikan Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi tarafından 1929’dan bu yana verilen Oscar Ödülleri sinema dünyasının enlerini seçmeye devam ediyor. İşte güçlü kadrosu, senaryosu veya görüntü yönetmenliğiyle öne çıkarak Oscar tarihine geçen En İyi Film ödüllü yapımlar…

İşte geçmiş yıllarda Oscar’da En İyi Film seçilen yapımlar…
(Filmlerin Oscar kazandıkları değil, çekildikleri tarihler verimiştir.)
Wings (1927)
Şafak (1927)
Broadway melodisi (1929)
Garp Cephesinde Yeni Bir Şey Yok (1930)
Garba Hücum (1931)
Grand Hotel (I) (1932)
Yürüyüş (1933)
İki Gönül Bir Olunca (1934)
Denizde isyan (1935)
The Great Ziegfeld (1936)
The Life of Emile Zola (1937)
Para Beraber Gitmez (1938)
Rüzgar gibi geçti (1939)
Rebeka (1940)
Vadim o kadar yeşildi ki (1941)
Mrs. Miniver (1942)
Kazablanka (1942)
Aynı yolun yolcusu (1944)
Yaratılan adam (1945)
Hayatimizin En Güzel Yılları (1946)
Namus Sözü (1947)
Hamlet (1948)
Saltanat hırsı (1949)
Perde Açılıyor (1950)
Paris’te bir Amerikalı (1951)
Harikalar sirki (1952)
İnsanlar yasadıkça (1953)
Rıhtımlar Üstünde (1954)
Marty (1955)
80 günde devrialem (1956)
Kwai Köprüsü (1957)
Gigi (1958)
Ben-Hur (1959)
Garsoniyer (1960)
Batı yakasının hikayesi (1961)
Arabistanli Lawrence (1962)
Tom Jones (1963)
Benim tatlı meleğim (1964)
Neşeli günler (1965)
Her devrin adamı (1966)
Gecenin sıcağında (1967)
Oliver! – Masum melekler (1968)
Geceyarısı kovboyu (1969)
General Patton (1970)
Kanunun kuvveti (1971)
Baba (1972)
Belalılar (1973)
Baba 2 (1974)
Guguk Kuşu (1975)
Rocky (1976)
Annie Hall (1977)
Avcı (1978)
Kramer Kramer’e karşı (1979)
Sıradan İnsanlar-Büyük Ceza (1980)
Ateş arabaları (1981)
Gandhi (1982)
Sevgi sözcükleri (1983)
Amadeus (1984)
Benim Afrikam (1985)
Müfreze (1986)
Son İmparator
Yağmur Adam (1988)
Bayan Daisy ve şoförü (1989)
Kurtlarla dans (1990)
Kuzuların Sessizliği (1991)
Affedilmeyen (1992)
Schindler’in Listesi (1993)
Forrest Gump (1994)
Cesur Yürek (1995)
İngiliz hasta (1996)
Titanik (1997)
Aşık Shakespeare (1998)
Amerikan Güzeli (1999)
Gladyatör (2000)
Akıl Oyunlar (2001)
Chicago (2002)
Yüzüklerin Efendisi: Kralın Dönüşü (2003)
Milyonluk Bebek (2004)
Çarpışma (I) (2004)
Köstebek (2006)
İhtiyarlara yer yok (2007
Milyoner (2008)
Ölümcül tuzak (2008)
Zoraki Kral (2010)
Artist (I) (2011)
Operasyon: Argo (2012)
12 Yıllık Esaret (2013)
Birdman veya (Cahilligin Umulmayan Erdemi) (2014)
Spotlight (I) (2015)
Ay Işığı (I) (2016)
The Shape of Water (Suyun Sesi) (2017)
Green Book (Yeşil Rehber)- (2018)
Joker  2019
Nomadland 2020
CODA (2021)
Her Şey Her Yerde Aynı Anda (2022)
Read More

Türkiye'nin emekçi kadınları

Dilhan Eryurt, Naciye Suman, Semiha Es ve daha niceleri… 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde çalıştığı alanda ilklere imza atan kadınlar, tarihe adını altın harflerle yazdırdı. İşte Türkiye’nin emekçi kadınları…

NASA’DA ÇALIŞAN İLK TÜRK BİLİM KADINI
“Güneşin ve yıldızların evrimi” konusunda insanlığı büyük katkılarda bulunarak, çığır açıcı çalışmalarla pek çok ilke imza atmış olan; dünya bilim tarihine adını “Güneşi zapteden kadın” olarak yazdıran ve NASA’da çalışan ilk Türk bilim kadını” unvanına sahip Dilhan Eryurt, aynı zamanda çalıştığı bölümde görev yapan tek kadın araştırmacıdır.
Yıldızlarla ilgili yaptığı çalışmalarda sonucu bugün hala kullanılan “Fitting yöntemi” metodunu keşfeder. 1969 yılında yapılan ay yolculuğu bu biglgiler ışığında yapılmıştır. Bu nedenle Eryurt’ta “Apollo Başarı Ödülü” verilmiştir.
İLK KADIN FOTOĞRAFÇI
11 yıl fotoğrafçılık yapan Naciye Hanım’ın maalesef arşivi bulunmamakta. Ardında başarılı bir iş hayatı, örnek bir yaşam albümü bırakan Naciye Hanım, yaptığı işin kaç açıdan, ne denli önemli olduğunun farkında olamayan bizlerin arasından sessizce ayrıldı.
DÜNYANIN İLK KADIN SAVAŞ FOTOĞRAFÇISI
Semiha Es elinde fotoğaf makinesiyle üç yıl Kore’de beş yıl Vietnam’da, iki yıl da Ruanda’da tüm tehlikeleri göze alarak seyahet etti. Savaşın göbeğinden kareler yolladı.
Kendi anlattığı gibi üç yıl Kore’de, haftada beş gün cephede, her an patlamaya hazır cephane yüklü kamyonlarla seyahat etti. Gün oldu cepheden yaralı taşıdı, tahta sıraların üzerinde üstünü hiç çıkarmadan botlarıyla uyudu.
Fotoğraflarıyla birçok ödül aldı. Cesaretiyle tüm dünya gazetelerine haber oldu.
TÜRKİYE’NİN İLK KADIN İLLÜSTRATÖRÜ
Sabiha Bozcalı, reklam alanında dönüşüm geçirmekte olan görsel anlatım diline katkıda bulunmuştur.
En bilinenleri bir banka reklamındaki leylek figürü ve çocuk maması için çizdiği bebek yüzüdür. Ayrıca seyahat broşürleri, ilaç kutuları için görsel dilde yaptığı ilk çizimlerle bu alana damgasını vurmuş bir illüstratördür.
TÜRKİYE’NİN İLK KADIN HEYKELTRAŞI
Taksim Anıtı’nın yapımı sırasında Güzel Sanatlar Akademisi’nde bir yarışma düzenlenir. Birinciliği kazanan heykeltraş, Roma’ya staj görmek üzere gönderilecektir. Fakat 22 yaşında bekar bir kızın İtalya’ya gitmesi sakıncalı bulunur.
Dönemin Milli Eğitim Bakanı Mustafa Necati buna şiddetle karşı çıkarak, kadın hakları konusunda çok büyük çalışmalar yapan Atatürk’ün de verdiği bakış açısı ile “Kadın Erkek ayrımı mı kaldı” diyerek tartışmalara son noktarı koyar ve Sabiha Hanım Roma’ya gönderilir.
İLK TÜRK KADIN GAZETECİ
Paris’te bulunduğu sıralar, Fransızca olarak yayın yapan Meşveret gazetesinde Türkçe çıkan, kendisine “Kadınlığın Tacı” lakabını takan Samizade Sezai’nin yayınladığı Şura-yı Ümmet gazetesinde çalışmaya başlar.
Bu çalışmaları ile ilk Türk kadın gazeteci unvanını alır.
ULUSAL VE ULUSLARARASI HALKLA İLİŞKİLER ALANINDA YILLARIN EN BAŞARILI İSMİ
“Halkla ilişkiler” denince; bu konuda Türkiye’de “Halkla İlişkiler” mesleğini kurarak bu mesleği geliştiren ve yerleştiren, etrafına karşı daima içtenliği ve kıvrak zekası ile neşe ve enerji saçan, devamlı üreterek kendini yenilemenin sırlarını barındıran duayen isim Betül Mardin.
Ulusal ve uluslararası halkla ilişkiler alanında yılların en başarılısı seçilerek pek çok ödül almıştır.
TÜRKİYE’NİN İLK KADIN SPİKERİ
Türkiye’de yapılan ilk radyo yayını 6 Mayıs 1927’de Sirkeci Büyük Postane’de yapılır.
Henüz kimsenin radyo alıcısı olmadığı için her akşam postane binasının kapısı üzerine yerleştirilen hoparlör aracılığı ile yayın halka duyurulurdu.
İşte Türkiye’nin ilk kadın spikeri 1937’de Ankara Radyosu’nda göreve başlayan Emel Gazimihal’dir.
Atatürk’ün isteği ile eğitim alması için BBC’ye gönderilen Emel Hanım, BBC Türkiye’nin ilk kadın sunucusudur.
BALE SANATINDA İLK VE TEK DEVLET SANATÇISI UNVANINA SAHİP BALERİN
Pek çok ülkede en önemli eserlerde sahne alan Meriç Sümen, birçok uluslararası bale yarışmalarında da “Seçiçi Kurul Üyesi” olarak Türkiye’yi temsil etmiştir.
İLK TÜRK KADIN TİYATRO OYUNCUSU
O istediği gibi yaşayabilmek için bedel ödeyenlerden. Sahne hayatı, hayatı sahne olmuş, sahneye ses ve ders vermiş bir kadın.
“Sahnesini terk etmeyen kadın” olarak tarihe geçen Afife Jale’nin bir mezarı bile yok ama bu yolunu açtığı değerli kadın sanatçılarımızın “ilki” olduğu gerçeğini değiştiremiyor.
TÜRK SİNEMASININ İLK KADIN YÖNETMENİ
Görüntüsü, varlığı, perdeye aksettirdiği onca imajla gönüllerde ve zihinlerde yer etmiş bir yıldız olan Cahide Sonku için sinema tarihçisi Giovanni Scognamilla şunları söylemiştir: Sonku’nun bırakın türk tiyatrosundaki yerini, sinemadaki yeri de tartışılmaz. Bu dönemin, bir tarihin, bir sinema anlatısının temsilcisidir. Ama Cahide Sonku’nun tartışılmazlığı ondan değil, bu döneme kendi sınırları içinde kişiliğini de kattığı içindir.
TÜRKİYE’NİN İLK KADIN İNŞAAT MÜHENDİSİ
Kayıtlarda inşaat fakültesinde ilk kayıt yaptıran kız öğrenci olarak iki kişi gösteriliyor. Birisi Sabiha Gürayman diğeri ise Melek Erbul.
Gürayman, 35 yaşında meslek hayatının en büyük eseri olarak gördüğü, Ata’sına kadınlara verdiği haklar konusunda minnetini ödeme fırsatını bulduğunu söylediği, Anıtkabir inşaatında bir kadın mühendis olarak görev alır.
TÜRKİYE’NİN İLK BALERİNİ
Baleye 1938’de başlar. Ertuğrul Muhsin’in telkinleriyle Almanya’ya yollanır. Jeanne D’arc’ta oynar.
Bu arada Alman Filolojisi’ni bitirir.
TÜRKİYE’NİN İLK KADIN AKROBASİ PİLOTU
Dünya paraşütçüler Kongresi’nde Türkiye’yi temsil etti. 88 defa paraşütle atlamış bulunan Edibe Subaşı kongrenin en çok dikkat çeken delegesidir.
Mebure Gönenç (Afyonkarahisar) , Sabiha Gökçül Ebay (Balıkesir) , Şekibe İnsel (Bursa), Huriye Öniz Baha (Diyarbakır), Fatma Memik (Edirne), Nakiye Elgün (Erzurum), Fakihe Öymen (İstanbul), Hatı Çırpan (Ankara), Ferruh Güpgüp (Kayseri), Bahire Bediş Morova Aydilek (Konya), Mihri Bektaş (Malatya), Meliha Ulaş (Samsun), Esma Nayman (Seyhan),  Sabiha Görkey (Sivas), Seniha Hızal (Trabzon), Benal Nevzad İştar Arıman (İzmir), Türkan Örs Baştuğ (Antalya), Türkan Örs Baştuğ (Antlaya), Hatice Özgener (Çankırı)
Read More