Arama: Kadın & Moda

Kadın kategorisinde genel olarak Moda başta olmak üzere Kadın’a dair her şey yer almaktadır.

Gazeteci Güneri Cıvaoğlu'na veda

Bir süredir kanser tedavisi gören gazeteci Güneri Civaoğlu, 85 yaşında hayatını kaybetti. Cıvaoğlu son yolculuğuna uğurlanıyor.

Beşiktaş’ta tedavi gördüğü hastanede 85 yaşında hayata gözlerini yuman Güneri Cıvaoğlu için Bağcılar’daki Milliyet gazetesi binası önüne tören düzenlendi.
Törene, tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, eski CHP genel başkanı Altan Öymen ile Demirören Medya çalışanları ve çok sayıda meslektaşı katıldı.
Törende konuşan Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Özay Şendir, Cıvaoluğu’nun medya camiasındaki son şövalye olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Kimseye pusu kurmadı. Hep adil olmak için uğraştı. En yakın mesai arkadaşları burada. Güner ağabey sadece Türkiye’deki gazeteleri okumazdı. Dünyadaki gazetelerde neler varsa öğleye kadar okumuş bitirmiş olur. Ya gözümüzden kaçtıysa diye bizim ikaz edenimiz olurdu. Dediğim gibi hocaların en büyüklerinden bir tanesiydi bizim için. İnsanların en önemlilerinden bir tanesiydi.”
Şendir, Güneri Cıvaoğlu’nun son güne kadar yazmak istediğini, hasta haliyle bile bunun sevincini yaşayan biri olduğunu dile getirdi.
Törenin ardından Cıvaoğlu’nun cenazesi, cenaze namazı için Teşvikiye Camisi’ne götürüldü.
Read More

6. Uluslararası Halk Müzikleri Festivali başladı

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen İstanbul Kültür Yolu Festivali kapsamında “6. İstanbul Uluslararası Halk Müzikleri Festivali”, Halk Müziği Paneli ile başladı.

Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Türk Telekom Opera Salonu Alt Fuaye’de Okan Bayülgen moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde, Yavuz Bingöl, Sema Moritz, Elif Buse Doğan ve Ekaterina Shelehova konuşmacı olarak yer aldı. Festivalin genel sanat yönetmeni Yavuz Bingöl, festivale dünyadan çok önemli sanatçıların katıldığını söyledi. Bingöl, Türkiye’de geleneksel hale gelmiş uluslararası bir halk müziği festivali yapmak için yola çıktıklarını belirterek, “Bunca ozanın ve şairin olduğu bu topraklarda halk müziğini gelecek kuşaklara taşıyan bir festival niçin olmasın dedik ve 6 yıl önce başladık. Bu sene de çok önemli sanatçılar konuğumuz. İran’dan, Kanada’dan ve Almanya’dan çok değerli isimler bizimle beraber olacak” dedi. “KENDİM EĞLENEMİYORSAM ASLA SÖYLEMİYORUM”

Sema Moritz de müziğe çok küçük yaşlarda başladığını söyledi. Moritz, şöyle devam etti:

“Ben eğer bir şarkıdan kendim eğlenemiyorsam ya da ağlayamıyorsam asla ve kat’a söylemiyorum. Benim için şarkı söylemek bir süreç. Çok uzun süreler çalışıyorum. Çalışmak bir nimet ve çalıştığım şarkıyı çok önemsiyorum. ‘Taş plak sesli kadın’ unvanı bana ben daha tangoları söylemeden önce verilmişti. Ben buna çok şaşırmıştım çünkü hayatımda hiç taş plak dinlememiştim. Ondan sonra çok değerli seslerle tanıştım ve bunların kayıtlarını kendi sesimle kaydettim.”

Elif Buse Doğan da müzik eğitiminin ailede başladığını belirterek, halk müziğinin sözlü bir kültür olduğunu ve kuşaktan kuşağa aktarılması gerektiğini dile getirdi.

Doğan, konservatuvar eğitiminin önemine işaret ederek, “Ailemden sadece aşıklık geleneğini öğrenebildim. Sonrasında merakım, ilgim ve yeteneğimin doğru yönlendirilmesiyle çok ciddi şeyler öğrendim. Coğrafyamızın ne kadar zengin olduğunu ve bunlara bir ömrün yetmeyeceğini görmüş oldum” diye konuştu.

“ÇEVREMDEKİ İNSANLARIN DESTEĞİ SAYESİNDE BAŞARILI OLDUM”

Ekaterina Shelehova da İstanbul’da konser verecek olmaktan çok büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, “Çevremdeki insanların doğru desteği sayesinde sanatta başarılı olduğuma inanıyorum. Bu insanların desteği olmasıydı sahip olduğum yeteneği geliştirmek konusunda bu kadar başarılı olamazdım” dedi. Shelehova, 3 yaşında müzik eğitimi almaya başladığını dile getirerek şunları ifade etti: “Öğrenmek asla bitmiyor. Aslında bir teknik oturttuktan sonra artık nerede gelişim göstereceğinizi görebiliyorsunuz. Bu sayede yeni şeyler deneyebiliyorsunuz. 10 yıl sonra da ben hala kendimi geliştirdiğim bir yerlerde görebiliyorum. Bu asla bitmeyecek ve nereye gideceğini de kestiremiyorum.” Festivalde, İran’ın etkileyici seslerinden biri olarak kabul edilen Alireza Ghorbani, 2 Ekim’de de opera sanatçısı Ekaterina Shelehova müzikseverlerle buluşacak. Festivalin son günü olan 3 Ekim’de ise Oktay Kaynarca, Elif Buse Doğan ve Yavuz Bingöl aynı sahneyi paylaşacak. Konserde konuk sanatçı olarak Sema Moritz dinleyicilerle bir araya gelecek.

Read More

Güneri Cıvaoğlu'nun vefatı sanat dünyasını yasa boğdu

Bir süredir kanser tedavisi gören gazeteci Güneri Civaoğlu, 85 yaşında hayatını kaybetti. Cıvaoğlu’nun vefatının ardından ünlü isimler art arda başsağlığı mesajları yayınladı. İşte ünlü isimlerin Güneri Cıvaoğlu
paylaşımları…

Beşiktaş’ta bir hastanede tedavi gören ve beyin kanaması geçirdiği ifade edilen Güneri Cıvaoğlu yaşamını yitirdi.
Cıvaoğlu’nun cenazesinin perşembe günü saat 11.00’de Milliyet Gazetesi’nde düzenlenecek törenin ardından Teşvikiye Camisi’nden kaldırılacağı belirtildi.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, tedavi gördüğü hastanede 85 yaşında hayatını kaybeden gazeteci Güneri Cıvaoğlu’na Allah’tan rahmet diledi. Bakan Ersoy, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Türk basınının önemli isimlerinden, duayen gazeteci Güneri Cıvaoğlu’nun vefatını derin bir üzüntüyle öğrendim. Merhuma Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun.” ifadelerini kullandı. 
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Vefatını üzüntüyle öğrendiğim basınımızın duayen isimlerinden Güneri Cıvaoğlu’na Allah’tan rahmet, ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.” ifadesini kullandı.
Ünlü isimler Güneri Cıvaoğlu’nun vefat haberinin ardından art arda başsağlığı mesajları yayınladı. İşte ünlü isimlerin paylaşımları…
TUBA BÜYÜKÜSTÜN
“Güneri Civaoğlu’nu kaybettik. Çocuk ruhlu adam. Tanımış, sohbet etmiş, enerjisinden nasibini almış olduğum için şanslı hissediyorum.”
FAZIL SAY
“Güneri Civaoğlu’nun vefatını derin bir üzüntüyle öğrendim. Tüm sevenlerine sabır dilerim. Türkiye’de medyanın yarım asırdan fazla bir süre öncülerinden biriydi. Çok değerli bir gazeteci, yaşamayı seven, kültürü çok sıkı takip eden aristokrat bir aydınımızdı. Işıklarda uyusun.”
NEBAHAT ÇEHRE
“Seni çok özleyeceğiz. Işıklar içinde uyu.”
PELİN AKİL
“Gidişine çok üzüldüğüm bir büyüğümüz daha… Kalbinle, hoşgörünle, gülüşünle sen de toprak oldun Güneri ağabeyim. Örnek insanlar bir bir gidiyorlar. Nurlar içinde uyu.”
GÜVEN HOKNA
“Gazeteci ve köşe yazarı Güneri Cıvaoğlu’nu kaybetmişiz. Mekanı cennet olsun. Nurlarda uyusun. Bütün yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.”
DENİZ SEKİ
“Değerli dostumuz, usta gazeteci Güneri Cıvaoğlu‘nu kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyorum. Hayatına dokunduğu herkes gibi ben de onun bilgeliği, zarafeti ve mesleğine olan derin bağlılığından çok şey öğrendim. O, sadece gazetecilikte değil, insan olmanın inceliklerinde de yol gösterici biriydi. Birlikte geçirdiğimiz zamanlar, yaptığımız sohbetler ve paylaştığımız anılar benim için her zaman çok değerli olacak. Seni tanımak, dostluğunu kazanmak büyük bir ayrıcalıktı. Hayata bakışın, mizahın, insan sevgisiyle dolu duruşun asla unutulmayacak. Nurlarda yat, seni çok özleyeceğiz.”
MELTEM CUMBUL
“Ne kadar güzel sohbetlerimiz oldu Güneri Cıvaoğlu’yla… Işıklarda uyusun.”
MELEK BAYKAL
“Sevgili Güneri Civaoğlu’nu kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyorum. Işıklar içinde uyu büyük usta.”
BERGÜZAR KOREL
“Bir bir gidiyorlar.”
Güneri Cıvaoğlu 30 Temmuz 1939 yılında Ankara’da doğdu.  Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olan Cıvaoğlu’nun, gazetecilik hayatıysa 1960’lı yıllarda başladı.Cıvaoğlu, Akis dergisi ve Yeni İstanbul gazetesinde muhabir olarak çalıştı. TRT’nin kuruluşunda sabah haberlerini hazırlayan ekibin başındaydı. Strasbourg Üniversitesi’nde bir süre ekonomi okudu, izleyen yıllarda Tercüman Gazetesi’nin genel yayın yönetmenliğini yaptı.Güneş Gazetesi’ni ortağı ve genel yayın yönetmeni olarak kurdu. 1986-1996 yılları arası Sabah Gazetesi’nde köşe yazarlığı yaptı.1996’dan bu yana ise yazılarına Milliyet Gazetesi’nde devam etti. Cıvaoğlu kariyerinde programcılığa da yer verdi.Akıllarda kalan “Şeffaf Oda” programıyla farklı sektörlerde bir çok konuğu yıllarca konuk etti.
Read More

Bay Sinema-Türker İnanoğlu sergisi Türk sineması tarihine ışık tutuyor

Türk sinemasına damgasını vuran yönetmen, yapımcı ve senarist Türker İnanoğlu anısına hazırlanan “Bay Sinema-Türker İnanoğlu” sergisi, İstanbul Sinema Müzesi’nde sanatseverleri bekliyor.

İstanbul Kültür Yolu Festivali kapsamında açılan sergi, Yeşilçam’ın değişim, dönüşüm hikayesini kronolojik ve biyografik bir temelde anlatıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı desteği ve Türker İnanoğlu Vakfının katkılarıyla (TÜRVAK) hazırlanan serginin küratörlüğünü Zihni Tümer üstleniyor. AA muhabirine açıklamalarda bulunan İstanbul Sinema Müzesi Müdürü Ceyhun Tuzcu, sergide Türker İnanoğlu’nun hayatının bütün noktalarının anlatıldığı bir evren oluşturulduğunu söyledi. Tuzcu, serginin asıl başarısını en doğru adreslerden birinde olması şeklinde açıklayarak, şöyle devam etti: “Bizim için çok onur verici bir ağırlama oldu. Onun bütün sinema hayatını bir sergiyle anlatabilmek mümkün değil. Dolayısıyla biz de öncelikle Atlas 1948 Sineması’nı yaşatmak için elimizden geleni yapıyoruz. O isme layık olmak için festivalleri, yönetmen buluşmalarını devam ettiriyoruz.” Serginin İnanoğlu’nun sinemaya başlangıç yıllarından Yeşilçam’ı keşfetmesine varan kronolojik bir sırayla devam ettiğini aktaran Tuzcu, “Ödüllerinden, kişisel eşyalarına, sinemaseverlerin özellikle kendisiyle bağı kurmasını sağlayacak bir dünya yaratılmasını sağladık.” dedi.

“SİNEMA TARİHİNE YAKINDAN ŞAHİTLİK EDECEKLER”

Tuzcu, İstanbul Sinema Müzesi’nin kurulma sebeplerinden en önemlisinin Türk sinema tarihinin gelişimini sinemaseverlere sunmak olduğuna dikkati çekerek, “Bay Sinema-Türker İnanoğlu” sergisinin bu misyonu yansıtan bir etki oluşturduğunu ifade etti. Türker İnanoğlu’na layık olmak için hem İstanbul Sinema Müzesi hem de Atlas 1948 Sinemasını sinemaseverlerin buluşma noktası yapmak için gayret edeceklerinin altını çizen Tuzcu, “Sergi önemli bir talep gördü. Dolayısıyla amacımız daha geniş kitlelere ulaşmak için elimizden geleni yapmak. İstanbul Sinema Müzesi’ndeki Türker İnanoğlu sergisi, sinema tarihine yakından şahitlik edecekleri çok önemli bir gün vaat ediyor.” açıklamasını yaptı. İnanoğlu’nun kişisel eşyaları, Yeşilçam’ın sembol isimlerinin balmumu heykelleri ve kamera arkası fotoğraflarının yer aldığı sergi, 29 Aralık’a kadar ziyaret edilebilecek.

Read More

31. Uluslararası Aspendos Opera ve Bale Festivali'nde 12 binin üzerinde izleyiciye ulaşıldı

Antalya’da bu yıl 31’incisi gerçekleştirilen “Uluslararası Aspendos Opera ve Bale Festivali”, 12 binin üzerinde yerli ve yabancı sanatseveri ağırladı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi (DOB) Genel Müdürlüğünce düzenlenen “31. Uluslararası Aspendos Opera ve Bale Festivali” sona erdi. Aspendos Antik Tiyatrosu ev sahipliğinde 13 Eylül’de “Aida” operasıyla başlayan ve “Opera Gala Gecesi Konseri”, “Kuğu Gölü” ile “Carmen ve Tango Ateşi” balesini sanatseverlerle buluşturan festival “Tosca” operasıyla perdelerini kapattı. 2 bin yıllık antik tiyatronun eşsiz atmosferi ve akustiğinde opera ve bale seslerinin yankılandığı festival, her yıl olduğu gibi binlerce yerli ve yabancı sanatseveri ağırladı.

“HEDEFLEDİĞİMİZ SAYIYA ULAŞTIK”

DOB Genel Koordinatörü ve sanatçısı Oğuz Sırmalı, müdürlük olarak festivali başarıyla tamamlamanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Bu yıl hareketli bir sezon geçirdiklerini dile getiren Sırmalı, “Bu yıl çok başarılı bir festivaller sezonu geçirdik. 7 festivalimizin tamamını başarıyla tamamladık. Aynı zamanda Kültür Yolu festivallerimize de eserler verdik. Aspendos’u da ‘Tosca’ temsiliyle tamamladık. Bu seneki festivallerimiz seyirci rekorları kırdı. Tabii ki bu festivallerin sonuncusundan yani Aspendos Opera ve Bale Festivali’nden de beklenti vardı. Bugün gururla hedeflediğimiz sayıya ulaştık. Bu yıl 12 binin üzerinde izleyiciyi Aspendos Opera ve Bale Festivalimizde ağırladık.” diye konuştu. Sırmalı, izleyicilerden olumlu geri dönüşler aldıklarını ve beklentilerinin her sene daha da arttığını ifade ederek, gelecek yılın çalışmalarına hemen başlayacaklarını anlattı. Gelecek yıl daha büyük prodüksiyon ve eserlerle seyircilerin karşısında olmak istediklerinin belirten Sırmalı, “Burası dev bir tiyatro, 3 bin 500-4 binin üzerinde izleyici kapasitesi var. Sahnesi çok büyük, buraya gelen izleyici o dev prodüksiyonları, dekorları gördükçe elbette etkilenecek. Bizler de bunun için neler yapabileceğimizi bu sezon planlayacağız.” ifadelerini kullandı. Sırmalı, daha fazla şehirde sanatseverlerle buluşmak için çalışmaları sürdürdüklerini kaydetti.

“YAKLAŞIK YÜZDE 50-60 CİVARINDA YABANCI SEYİRCİ AĞIRLADIK”

Antalya DOB Müdürü ve Festival Başkanı Akın Ulutaş da kapsamlı, kaliteli ve görkemli bir festivali geride bıraktıklarını söyledi. Bu yıl festivalin yoğun ilgi gördüğüne dikkati çeken Ulutaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Aida operasıyla, çok kalabalık bir kadroyla açılış yaptık. Ardından konser ve bale temsillerimiz oldu. Seyircilerimiz bu yıl yine temsillerimize yoğun ilgi gösterdi. Özellikle yabancı izleyicilerimizin ilgisi çok yoğundu. Yaklaşık yüzde 50-60 civarında yabancı seyirci ağırladık. Festivalimizde temsil başına geçen yıla oranla yüzde 40 izleyici artışımız var. Festivalimizde bu yıl en çok ‘Kuğu Gölü’ balesi izleyici ağırladı. Bu sene bütün festivallerimiz rekorlarla geçti. Aspendos Festivalimizde de bu rekorlara katkıda bulunduğumuz ayrıca gururluyuz. Gelecek yıl yine hem yurt dışından sanatçıları hem de toplulukları ağırlamaya devam edeceğiz. İnşallah daha görkemli, büyük ve kapsamlı bir festivalde yine sanatseverlerimizle birlikte olacağız.”

Read More

10. Leyla Gencer Şan Yarışması'nın finalistleri belirlendi

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV), Borusan Sanat ve La Scala Tiyatrosu Akademisi işbirliğinde bu yıl 10. kez düzenlenen “Leyla Gencer Şan Yarışması”nda finale kalan yarışmacılar belli oldu.

İKSV’nin açıklamasına göre, yarışmanın bugün Kadıköy Süreyya Operası’nda düzenlenen yarı finalinde 8 yarışmacı finale katılmaya hak kazandı. Finalde, Meksikalı soprano Fernanda Allande, Belçikalı bariton Leander Carlier, Ukraynalı mezzosoprano Anna Erokhina, Gürcü soprano Anna Imedashvili, Türk soprano Nazlıcan Karakaş, Ukraynalı soprano Maria Knihnytska, Çinli bas HuanHong Li ve Meksikalı soprano Jennifer Mariel yarışacak. Gala ve ödül töreni, 27 Eylül’de saat 20.00’de Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda yapılacak. Birinciye 7 bin 500, ikinciye 4 bin, üçüncüye de 2 bin 500 avro ödül verilecek.

Read More

Hangisi film hangisi gerçek? Lady Gaga, Joker 2 galasına damga vurdu

Todd Phillips’in yönetmen koltuğunda oturduğu ve Joaquin Phoenix ve Lady Gaga’nın başrolleri paylaştığı “Joker: İkili Delilik” filminin Londra’da prömiyeri gerçekleşti. Gaga’nın, filmdeki karakteri gibi makyaj yapması dikkatlerden kaçmadı.

Joaquin Phoenix ile başrollerini paylaştığı “Joker: İkili Delilik” filmiyle seyirciyle buluşmaya hazırlanan Lady Gaga, yine stiliyle adından söz ettirdi.
Filmde, “Harleen Quinzel / Harley Quinn” karakterine hayat veren Gaga, filmin Londra’daki prömiyerine karakteri gibi giyinip geldi.
Oyuncu, makyaj ve saçında da Harley Quinn’den ilham aldı.
Prömiyere nişanlısı Michael Polansky ile katılan ve Celine imzalı bir elbise giyen Gaga’nın, diğer prömiyerlerle de geleneği devam ettirip ettirmeyeceği merak konusu.
Geçtiğimiz yıl, Margot Robbie de başrolünü üstlendiği “Barbie” filminin prömiyerlerine Barbie bebeği gibi giyinip gelmişti.
Öte yandan, filmin başrol oyuncularından Lady Gaga, merakla beklenen yeni albümünü duyurdu.
Grammy ödüllü şarkıcı, albümün adının “Harlequin” olduğunu açıkladı. 
“Harlequin” adlı albüm, 27 Eylül’de müzikseverlerle buluşacak. “Joker: İkili Delilik” filminin müziklerine yer verecek albümde 13 şarkı bulunuyor.
Gaga, müzikal elementlere sahip olacağı açıklanan film hakkında “Daha önce yaptığım hiçbir şeye benzemiyor” demişti.
Arthur Fleck’in hayatına odaklanılan Joker filminin devam halkası olan “Joker: Folie à Deux” 4 Ekim 2024’te izleyici ile buluşacak.
Başrollerini Joaquin Phoenix ile Lady Gaga’nın paylaştığı filmin yönetmen koltuğunda Todd Phillips oturuyor.
Filmin oyuncu kadrosunda Catherine Keener, Brendan Gleeson, Zazie Beetz ve Steve Coogan gibi Oscar ve Emmy adayı isimler bulunuyor.
NE KADAR KAZANACAKLAR?
İddialara göre, Lady Gaga filmden 12 milyon dolar kazanacak. İlk Joker filmiyle En İyi Erkek Oyuncu Oscar’ını kazanan Joaquin Phoenix ise 20 milyon dolar kazanacak.
Read More

10 bine yakın kostüm yaptı! Tarihi dizi ve filmlerin aranan ismi oldu

Bilecik’in Söğüt ilçesindeki atölyesinde 5 yıldır dönem dizi ve filmlerine kostüm ile aksesuar üreten tasarımcı Orhan Kocaoğlu, yerli ve yabancı pek çok yapım şirketine hizmet veriyor.

İstanbul’un Ümraniye ilçesinde 2016 yılında açtığı tasarım atölyesini 2019’da memleketi Söğüt’e taşıyan 44 yaşındaki Orhan Kocaoğlu, aynı sene Ertuğrul Gazi Türbesi’nin yakınında fotoğraf çekimi hizmeti verdiği Osmanlı konseptli oba çadırı kurdu.
Müşterilerinin giyip hatıra fotoğrafı çektirdiği kostümlerin beğenilmesi üzerine çadırı kapatarak yapım şirketleriyle çalışmaya başlayan Kocaoğlu, 5 yılda 26 yerli ve yabancı dizi ile film projesine 15 kadın çalışanıyla 10 bine yakın kostüm üretti.
Savaş başlığı, miğfer, kalkan, zırh, balta, yüzük ve taht gibi aksesuarlar da yapan Kocaoğlu, dönem ruhunu yansıtması için imalatta tabaklanmış deri, pirinç döküm, ahşap ve kumaş gibi doğal malzemelerden yararlanıyor.
Bu kostüm ve aksesuarlar, dünyaca ünlü dizi ve film izleme platformunun bazı yapımlarında, “Game of Thrones”, “Vikings” dizilerinin bazı karakterlerinde, TRT’nin “Uyanış: Büyük Selçuklu” ve “Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi” dizilerinin aralarında olduğu yapımlarda kullanıldı.
Ertuğrul Gazi Türbesi’nde saygı nöbeti tutan jandarma personelinin alp kostümlerini de diken Kocaoğlu, hazırladığı alp temalı sünnet kıyafetleri Almanya, Fransa, Hollanda ve Belçika ile Doğu ve Güneydoğu illeri başta olmak üzere yurdun çeşitli noktalarına gönderiyor.
Evli ve 3 çocuk babası Orhan Kocaoğlu, AA muhabirine, prodüksiyon odaklı üretim yaptıklarını söyledi.
Zaman zaman reklam çekimleri için de kıyafet diktiklerini anlatan Kocaoğlu, şöyle devam etti:
“Söğüt’te dizi ve film endüstrisine katkı sağlayan yeni bir iş kolu oluşturduk. Yapım şirketi bizimle temasa geçiyor ve senaryo toplantısı yapıyoruz. Burada karakterlerin analizleri ortaya çıkıyor. Tabii hangi dönem olacağı, dönemin tarihi misyonu ve karakterlerin güç farklılıkları çok önemli. Bunlar kostümün ve aksesuarların rengine bile karar veren mekanizmalar.”
Kocaoğlu, bilgisayar ortamında kostümlerin tasarımlarını oluşturduklarını, ardından imalata başladıklarını dile getirdi.
Üretim sürecine değinen Kocaoğlu, “Tasarımların gerçekçi görünmesi için özel ürünler kullanıyoruz. Dönem işi olduğu için imitasyon malzeme kullanamazsınız. Yeni bir zamak (çinko, alüminyum, magnezyum ve bakırdan oluşan metal alaşımı) atölyesi kurduk. Orada da takı ve aksesuarlar üretiyoruz.” dedi.
Kocaoğlu, ana karakterlerin kostümlerinin yapımının 2 haftayı bulabildiğini, yan karakterlerin kıyafetlerini ise daha kısa sürede üretebildiklerini ifade etti.
El işçiliğiyle çalıştıklarını vurgulayan Kocaoğlu, “Söğüt’ün kültürünü ve tarihi misyonunu daha iyi anlatabilmek için alp temalı sünnet kıyafetleri de üretiyoruz. İnsanlar tarihi karakterlere hayranlar ve onlar gibi yaşamak istiyorlar. Bunun en kolay yolu da onların kostümlerini giymek.” diye konuştu.
Kocaoğlu, yakın zamanda atölyesini büyüterek üretimini artırmayı hedeflediğini sözlerine ekledi.
Read More

İETT'den Neşet Ertaş için vefa otobüsü

İstanbul’un ulaşım ağı İETT, vefatının 12. yılında, “Bozkırın Tezenesi” olarak bilinen halk ozanı Neşet Ertaş’ı, tasarlanan özel otobüs ile yad ediyor.

Bugün İstanbul trafiğine çıkan Neşet Ertaş tasarımlı otobüslerde, Ertaş’ın en çok akıllarda kalan türkü sözlerinden alıntılar yer alıyor. Şehrin hem Avrupa hem Anadolu yakasında yolcu taşıyan Neşet Ertaş tasarımlı otobüsler, 1 hafta boyunca İstanbullulara hizmet verecek.

Read More

Katy Perry turneye çıkıyor

Yeni albümü ”143” ile sevenlerini heyecanlandıran dünyaca ünlü şarkıcı Katy Perry turneye çıkıyor.

“California Gurls”, “Dark Horse” ve “Roar” gibi şarkılarla tanınan ünlü şarkıcı Katy Perry’nin yeni albümü “143” müzikseverlerle buluştu. 39 yaşındaki sanatçı, yeni albümünün tanıtımı için turneye çıkacağını duyurdu.

Perry, turnenin adının “The Lifetimes Tour” olduğunu açıkladı. Katy Perry turneye 2025 yılında çıkacak. Perry’nin ilk konseri 9 Haziran’da Avustralya’da gerçekleşecek.

Perry’nin yeni albümünün çıkış şarkısı “Woman’s World” olmuştu. Perry son albümü “Smile”ı 2020 yılında müzikseverlerle buluşturmuştu.

MTV Video Müzik Ödülleri geçtiğimiz haftalarda sahiplerini buldu.  Megan Thee Stallion’ın sunuculuk yaptığı gecede LL Cool J, Eminem, Shawn Mendes, Katy Perry, Benson Boone, Anitta, Karol G, Camila Cabello, Halsey ve Sabrina Carpenter gibi isimler sahne aldı.

Perry, En İkonik VMA Performansı ödülünün sahibi oldu.

Read More