TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, “Enflasyonu, arzu ettiğimiz noktalara düşürene kadar, kararlılıkla bu sürece devam etmeliyiz.” dedi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras da “Enflasyonu kalıcı olarak düşük seviyelere çekmenin uzun ve zor bir süreç olduğunu biliyoruz.” ifadesini kullandı.
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısı, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirildi.
Toplantıda konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, “Enflasyonu, arzu ettiğimiz noktalara düşürene kadar, kararlılıkla bu sürece devam etmeliyiz.” ifadesini kullandı.
Turan, “Son bir yıldır yeniden doğru para politikasına dönmüş olmamızı çok önemsiyoruz. Enflasyonu yıl sonunda yüzde 40’ın altına çekebilmeyi umuyoruz.” dedi. “10 YILI KAYBETMESEYDİK FARKLI BİR TABLO KONUŞABİLİRDİK” Turan konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Dış kırılganlıklarımız ise, takip ettiğimiz bir diğer önemli konu. Cari açık yıllardır mücadele ettiğimiz bir süreç. Bu sene bu oranın yüzde 2,5’lara kadar gerileme ihtimali umut veriyor. En önemli dış kırılganlıklarımızdan birini geride bırakıyoruz. Yılın geri kalanında da rezervlerdeki bu olumlu performansın devam edeceği inancındayız. Biliyoruz ki geride bıraktığımız 10 yılı kaybetmemiş olsaydık, bugün çok farklı bir tabloyu konuşabilirdik. Zamanımızı ve enerjimizi neyi, hangi önceliklendirme ile nasıl yapmalıyız sorularına ayıralım. Ülkemizi ileri götürmek için tüm fikirlere açık olalım, özgürce tartışalım. Ama siyasette de, ekonomide olduğu gibi bir zamanlar sahip olduğumuz ve sonradan yitirdiğimiz standartları geri kazanmaya çalıştığımızı da unutmayalım. “ENFLASYONLA MÜCADELE İŞSİZLİĞE YOL AÇMAZ” “Enflasyonla mücadele uzun vadede işsizliğe yol açmaz; büyümeyi düşürmez. Para politikasının mali disiplin ile de desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Enflasyonla mücadelenin başarılı olabilmesi için, toplumun tüm kesimlerinde bu konuda bir mutabakat olması gerekiyor. Bu süreç reel kesim üzerinde de maliyetler oluşturacaktır. İş dünyası da Türkiye ekonomisinin bir süredir devam eden sorunlarını çözmesi ve daha dengeli, sürdürülebilir bir büyüme patikasına girmesi için, oluşacak maliyetin kendi üzerine düşen kısmını üstlenmelidir.” “ENFLASYONU DÜŞÜRMEK ZOR BİR SÜREÇ” TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras da “Ekonomi yönetiminde geçtiğimiz haziran ayında Sayın Bakanımızın göreve gelişiyle birlikte meydana gelen değişiklikten sonra makroekonomik istikrar doğrultusunda önemli bir mesafe aldık” dedi. Türkiye ekonomisinin verimliliğe dayalı büyüme modeline geçmesinin şart olduğunu vurgulayan Aras, şöyle devam etti: “Enflasyonu kalıcı olarak düşük seviyelere çekmenin uzun ve zor bir süreç olduğunu biliyoruz ve sürecin istikrarla yürütülmesinin önemini vurguluyoruz. Para politikası doğru bir zemine oturtulurken, maliye politikasının da dezenflasyon sürecine destek vermesi gerekiyor. Kayıt dışı ekonomiyle mücadeleyi etkinleştirmeli, vergi denetim ve tahsilatını artırmalıyız. Vergi vermeyenlerden vergi almalıyız. Hiç şüphesiz, sıkı para ve maliye politikaları enflasyonu düşürmek için şart olsa da yeterli değil. Yapısal reformları da gündeme almak gerekiyor. Rekabetçi, kural bazlı, güvenilir, öngörülebilir bir ekonomi yaratmak konusunda ihtiyaç duyduğumuz yapısal reform gündemi için AB ile Gümrük Birliği anlaşmasının güncellenmesi çok önemli bir çıpa işlevi görecektir. Gümrük Birliği’nin yeşil ve dijital dönüşüm politikalarını içerecek şekilde modernizasyonu, Türkiye ile AB arasında mevzuat yakınsamasını beraberinde getirecek ve Türkiye’nin rekabet gücünü artıracaktır.”