Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, geliştirilen yerli ve milli çözümlerle kritik altyapıları muhtemel siber risklerden korumak için çalışmaların çok katmanlı ve 7/24 esaslı olacak şekilde sürdürüldüğünü söyledi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından düzenlenen “Enerji Sektöründe Siber Savunma Simülasyonu Konferansı”ndaki konuşmasında, Türkiye’de ve dünyada hızla büyüyen yapay zeka ve büyük veri kaynaklı artan elektrik talebine göre planlarını şekillendirdiklerini kaydetti. Enerjide arz güvenliğinin bütün ülkelerin temel gündem maddesi olmaya devam ettiğini anımsatan Bayraktar, “Jeopolitik gelişmeler, küresel piyasalarda yaşanan sıkıntılar, artan sermaye maliyetleri, tedarik zinciri problemleri gibi temel belirsizlik ve risklerle karşı karşıya olan enerji sektörü için maalesef başka bazı tehdit alanları da söz konusu.
Bunlardan biri fiziki tehditler. Bilhassa elektrik, doğalgaz ve petrol iletim şebekelerine yönelik saldırı riskleri. Bu hususta gerek oluşturduğumuz tesis güvenlik standartlarıyla gerekse de kurduğumuz kameralı dijital izleme sistemler ve kontrollerle fiziksel anlamda hatlarımızın güvenliğini sağlamak için çalışıyoruz.” diye konuştu. Bayraktar, enerji sektörü için bir diğer tehdit alanına da dikkati çekerek, “İkincisi ise belki de son yıllarda gelişen teknolojiyle daha da büyük bir risk haline gelen bugünkü toplantımızın da konusu olan siber riskler.” ifadesini kullandı. Tüm dünyada siber güvenlik konusuna ciddi bütçe ayrıldığına işaret eden Bayraktar, bu yıl sonu itibarıyla siber suçların küresel maliyetinin yıllık 10 trilyon dolara ulaşacağının tahmin edildiğine işaret etti. Bayraktar, yakın gelecekte siber tehditlere karşı siber savunmaya daha fazla önem verileceğine dikkati çekerek, “Ülkemiz, bulunduğu jeopolitik konumu, son 22 yılda ekonomideki büyümesi ve teknoloji alanında gerçekleştirdiği hamlelerle bölgesinde lider bir ülke olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
Bilgi ve iletişim teknolojilerine de yansıyan bu ilerlememiz, ekonomik ve sosyal alanlarda kalkınmamızı daha da pekiştiriyor. Geliştirdiğimiz yerli ve milli çözümlerle enerji, sağlık, bankacılık, haberleşme gibi kritik altyapılarda karşı karşıya kalınması muhtemel siber risklerden korunmak için etkin adımlar atmaya devam ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu. Siber tehditlerin nereden ne zaman geleceğini bilmenin mümkün olmadığını, bu nedenle çalışmaları çok katmanlı ve 7/24 esaslı olarak yürüttüklerini vurgulayan Bayraktar, enerji sektöründe siber güvenliği, milli güvenliğin ayrılmaz bir parçası olarak gördüklerini dile getirdi. ENERJİ SEKTÖRÜNDE SİBER SALDIRILARI ÖNLEMEK AMACIYLA SİBER GÜVENLİK UYGULAMALARI GELİŞTİRİLDİ Bayraktar, enerji sektöründe dijitalleşme ve otomasyonun hızla büyüyen bir alan olarak öne çıktığını, elektrik, petrol ve doğalgaz gibi enerji kaynaklarının üretim, dağıtım ve yönetiminin giderek daha fazla dijital sistemler üzerinden sağlanır hale geldiğini söyledi. Başta enerji üretim tesislerine, elektrik şebekelerine ve petrol hatlarına yönelik saldırıların yoğunlaştığı bir döneme girildiğini kaydeden Bayraktar, üretim ve iletim dışında, kullanılan cihazların dijitalleşmesiyle tüketim tarafında da yeni siber risklerin oluştuğunu ifade etti. Bayraktar, arz kesintilerinin önüne geçmek ve ekonomik kayıpları engellemek adına enerji sektöründe siber saldırıları önlemek amacıyla çeşitli uygulamalar geliştirdiklerine dikkati çekerek, “Bunlardan biri de bu ihtiyaca yönelik geliştirdiğimiz özelleşmiş SCADA sistemleri.
Milli şirketimiz BOTAŞ, Aselsan ortaklığında yerli ve milli imkanlarla geliştirilen SCADA sistemini, ülkemizin petrol ihtiyacı için kritik öneme sahip Batman Dörtyol Ham Petrol Boru Hattı üzerinde kullanmaya başladı. Bu sistemi tüm doğalgaz altyapısında kullanmak için de ilgili kuruluşlarımız çalışmalarına devam ediyor.” dedi. Elektrik şebekesinin güvenliğine yönelik çalışmalara da değinen Bayraktar, şöyle devam etti: “Yaklaşık 75 bin kilometrelik, dünyanın en büyük şebekelerinden biri olan elektrik iletim hattımızın işletiminden sorumlu kurumumuz TEİAŞ da siber saldırılara karşı bu anlamda güvenlik için önemli bir altyapıya sahip. Tüm bu şebeke, bakanlığımızda bulunan Siber Güvenlik Operasyon Merkezi’nden 7/24 izleniyor.
Olası bir felaket durumunda veri merkezimizin devamlılığını sağlamak için Ankara dışında da bir felaket kurtarma merkezimiz bulunmakta. Düzenli olarak yaptığımız sızma testleri ve kapalı devre iletişim altyapısıyla olası saldırılara karşı güvenliği ön planda tutuyoruz. Yine BOTAŞ gibi TEİAŞ da milli SCADA projesini Havelsan ile birlikte hayata geçiriyor.” Enerji sektöründe siber güvenliğin düzenlenmesi görevinin, mevzuat kapsamında sektörün düzenleme ve denetiminden sorumlu kurum olan EPDK’de olduğunu kaydeden Bayraktar, bu kapsamda EPDK tarafında düzenli olarak sektörel düzeyde siber güvenlik etkinliklerinin gerçekleştiğini belirtti. Bayraktar, siber saldırılarda olduğu gibi doğal afetlerde de elektrik ve doğalgaz kesintilerinin yaşanabildiğini ifade ederek, “Geçen yıl 6 Şubat’ta yaşanan depremler bize gösterdi ki enerji sektörü gibi kritik altyapılarda meydana gelen kesintilerin, aynı siber saldırılarda olduğu gibi bir an önce giderilmesi büyük önem taşıyor.” değerlendirmesinde bulundu. Bakan Bayraktar, enerji altyapılarını korumaya, yerli ve milli siber güvenlik teknolojileri geliştirmeye ve bu alandaki yetkin insan kaynağını güçlendirmeye devam edeceklerine dile getirdi.