Küresel elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının payı 2023’te ilk kez yüzde 30’u aşarken, Türkiye elektriğinin yüzde 42’sini bu kaynaklardan üreterek küresel ortalamanın üzerine çıktı.
Londra merkezli enerji düşünce kuruluşu Ember’in, küresel elektrik talebinin yüzde 92’sini oluşturan 80 ülkenin elektrik üretim verilerini kapsayan Küresel Elektrik Görünümü Raporu yayımlandı. Buna göre, dünyanın elektrik talebi geçen yıl 29,5 teravatsaatle rekor seviyeye ulaştı. Özellikle gelişmiş ülkelerdeki tüketim düşüşünden dolayı küresel elektrik talebi geçen yıl yüzde 2,2 ile yavaş bir büyüme eğilimi gösterdi. Elektrik talebini karşılamak için üretimde en hızlı büyüyen kaynaklar ise güneş ve rüzgar enerjisi oldu. Geçen yıl, küresel elektrik üretiminin yüzde 5,5’i güneş enerjisi ve yüzde 7,8’i rüzgar enerjisinden sağlandı. Güneş enerjisi yüzde 23,2 ile elektrik üretiminde yıllık bazda en büyük artışın görüldüğü kaynak oldu. Güneş, aralıksız 19 yıldır dünyanın en hızlı büyüyen elektrik kaynağı konumunu korudu. Rüzgar enerjisinden elektrik üretimi 2023’te önceki yıla göre yüzde 9,8 yükseldi. Küresel elektrik üretiminde geçen yıl hidroelektrik kaynakların payı yüzde 14,3 ile önceki yıla göre yüzde 2 geriledi. KARBONDİOKSİT YOĞUNLUĞUNDA REKOR DÜŞÜŞ Biyoenerji kaynakları dünya elektrik üretiminde geçen yıl yüzde 2,4 pay alırken, diğer yenilenebilir enerji kaynaklarıyla küresel elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin toplam payı ilk kez yüzde 30’u aştı. Böylece, küresel elektrik üretiminde karbondioksit yoğunluğu geçen yıl rekor şekilde düşerek 2007’deki zirve değerine göre yüzde 12 daha düşük bir noktaya geriledi. Kömür ve doğal gazın küresel elektrik üretimindeki payı geçen yıl sırasıyla yüzde 35,4 ve yüzde 22,5 oldu. Kömürden elektrik üretimi 2023’te yüzde 1,4 ve gazdan üretim ise yüzde 0,8 artış gösterdi. Nükleer enerjiden elektrik üretimi 2023’te yıllık bazda yüzde 1,8 yükselerek toplam üretimde yüzde 9,1 pay aldı. Rapora göre beklenen temiz elektrik üretimi artışı, 2024’te küresel düzeyde fosil yakıtlardan elektrik üretiminde öngörülen yüzde 2’lik düşüşle, elektrik sektörü emisyonlarında azalmanın başladığı yeni bir döneme işaret ediyor. Geçen yıl Dubai’de düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Konferansı COP28’de dünya liderleri 2030’a kadar küresel yenilenebilir enerji kapasitesini üç katına çıkararak bu kaynakların elektrik üretimindeki payını yüzde 60’a yükseltme hedefinde uzlaşmaya varmıştı. TÜRKİYE’DE ELEKTRİĞİN YÜZDE 16’SI GÜNEŞ VE RÜZGARDAN Türkiye’de de güneş ve rüzgar enerjisinden elektrik üretiminde dünyadakine benzer bir büyüme görüldü. Türkiye, elektriğinin yüzde 42’sini yenilenebilir kaynaklardan üreterek küresel ortalamanın üzerine çıktı Türkiye’nin elektrik üretiminin yüzde 6’sı güneş ve yüzde 10’u rüzgar enerjisinden karşılanırken, hidroelektrik yüzde 20 ile en büyük yenilenebilir elektrik kaynağı olmayı sürdürdü. Geçen yıl, Türkiye’de elektriğin yüzde 58’i ise fosil yakıtlardan üretildi. Ember’e göre Türkiye’nin yenilenebilir enerjiden elektrik üretim potansiyeli oldukça yüksek seviyedeyken, ülkenin 2030’da elektriğinin yüzde 47’sini yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılama hedefi bulunuyor.