ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) ve NASA, Güneş’in 11 yıllık solar döngüsünde “solar maksimum” evresine ulaştığını duyurdu. Bu dönemde daha fazla jeomanyetik fırtına bekleyen bilim insanları, Kuzey Işıkları’nın görünme olasılığının artıracağını söyledi.
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) ve ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA), Güneş’in, “Manyetik Güneş Döngüsü” adı verilen 11 yıllık solar döngüsünde, manyetik kutuplarının değiştiği “solar maksimum” evresine ulaştığını belirtti.
NASA’nın internet sitesine göre, NOAA, NASA ve uluslararası Güneş Döngüsü Tahmin Paneli’nin düzenlediği telekonferansta, Güneş’in “solar maksimum” evresine ulaştığı bildirildi.
NOAA, mevcut solar maksimum döneminde daha fazla jeomanyetik fırtına beklendiğini, bunun da gelecek birkaç ayda Kuzey Işıkları (Aurora Borealis) görülme olasılığını artıracağını kaydetti.
NASA Uzay Hava Durumu Programı Direktörü Jamie Favors, yaklaşık bir yıl daha süreceği tahmin edilen evrede, Güneş’in üzerinde leke oluşması gibi çeşitli aktivitelerde artış görüleceğinin tahmin edildiğini belirtti.
Bu artışın, yıldız hakkında yapılan araştırmalar için yeni fırsatlar oluşturacağını, aynı zamanda Dünya ve Güneş Sistemi genelinde etkileri olacağını ifade etti.
NOAA Uzay Hava Durumu Operasyonları Direktörü Elsayed Talaat, solar maksimum evresinin 11 yıllık mevcut Güneş döngüsünde gözlenen Güneş aktivitesinin zirvesi olduğu anlamına gelmediğinin altını çizdi.
Güneş Döngüsü Tahmin Paneli Eş Başkanı ve Texas’taki Southwest Araştırma Enstitüsünden bilim insan Lisa Upton, mevcut Güneş döngüsündeki aktivitelerin tahminlerin üzerinde olduğunu belirtti.
Solar maksimum, Güneş’in aktivitesinin en yüksek seviyeye ulaştığı bir dönemdir. Bu evrede Güneş’teki lekelerin sayısı artar, güneş patlamaları ve koronal kütle atımları (CME) gibi olaylar daha sık görülür.
GÜNEŞ DÖNGÜSÜ
Güneş, yaklaşık 11 yıl süren bir döngüye sahiptir. Bu döngü içinde solar minimum ve solar maksimum evreleri bulunur. Solar maksimum evresinde Güneş, daha fazla enerji ve manyetik aktivite üretir, bu da Dünya’daki hava durumunu ve uzay hava koşullarını etkileyebilir.